- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Vekillere Dokunulsun mu Dokunulmasın mı Tartışmaları Doludizgin Gidiyor!
Haber:
AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, Anayasa Komisyonu'nda kabul edilen dokunulmazlık maddesinin TBMM Genel Kurulu'nda görüşülmesinin 16 Mayıs'ta başlayabileceğini söyledi. [03.05.2016 haberler.com]
Yorum:
Vekillere dokunulsun mu dokunulmasın mı tartışmaları doludizgin gidiyor. Geçen hafta Perşembe günü yaşanan kavga nedeniyle ertelenen Anayasa Komisyonu bu kez yine çok şiddetli kavgalara sahne oldu. Teklifin kabulü öncesi HDP’li vekillerin Meclis Anayasa Komisyonu salonunu terk etmesiyle AKP’nin dokunulmazlık teklifi, CHP, MHP ve AKP’lilerin oylarıyla kabul edildi.
Dokunulmazlık kalksın mı kalkmasın mı, yasama sorumsuzluğu mu, yasama dokunulmazlığı mı konusu daha önceleri hep tartışılmış, ama bir sonuca varılamamıştır. Daha çok muhalefet partileri tarafından iktidar partisinin imajını zedelemek, yolsuzluğunu deşifre etmek ve baskı aracı olarak kullanmak gibi çeşitli nedenlerle gündeme getirilmiştir. Bu kez başkanlık sistemi ve yeni anayasa politikası kapsamında AKP tarafından HDP, CHP ve MHP’ye bir baskı aracı olarak kullanmak üzere gündeme getirilmiştir. AKP ile MHP pek çok konuda siyaseten aynı çizgidedir. CHP de HDP ile aynı çizgide gözükmemek için dokunulmazlık konusuna mecburen evet demiştir.
Peki, nedir bu dokunulmazlık? Temeli neye dayalıdır? Dokunulmazlık, parlamento üyeleri hakkında, suç işlediklerinden bahisle, parlamentonun izni olmadan, gözaltına alma, tutuklama gibi bazı cezai takibat işlemlerinde bulunulamamasıdır.
Dokunulmazlık, Fransız kökenlidir ve temeli demokrasiye dayanır. Parlamento üyeleri, görevlerini daha iyi bir biçimde ve serbestçe yerine getirsinler diye kendilerine bir takım ayrıcalıklar tanınmıştır. Tanınan bu ayrıcalıklara yasama bağışıklığı denir. Yasama bağışıklığı, yasama sorumsuzluğu ve yasama dokunulmazlığı olmak üzere ikiye ayrılır. Monarşilerde ise dokunulmazlık mutlaktır. Krallar layüseldir. Ne parlamentoya ne de halka hesap vermek zorunda değildir. Hukuk ve kanun üstüdür.
İnsan yapımı sistemlerde dokunulmazlık, mutlak ve mukayyet olmak üzere iki farklı şekilde uygulansa da tamamında vardır. Temeli, egemenliğin halka ait olduğu düşüncesine dayanır. Yani insan kendi kanunu kendi koyar. Baskı ve kimsenin iradesi altında kalmadan, çıkarılan kanunlarda adli takibata uğramadan yasamada bulunabilmesi için bir takım yasal ayrıcalıklar tanınır ki kendinin veya halkın iradesini yansıtsın.
İslam’da ise egemenlik Şeriata aittir. Allah Subhânehu ve Teâlâ kanun ve yasamada bulunur. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurmuştur:
إِنِ الْحُكْمُ إِلاَّ لِلّهِ“Hüküm ise ancak Allah'a aittir.” [Yusuf 40] Bu nedenle insanın, kimsenin baskısı altında kalmadan kendi iradesini özgürce yansıtabilmesi için hukuki ayrıcalıklara sahip olması gerekir gibi bir sorunla karşı karşıya kalınmaz. Bugün Türkiye’de yapılan dokunulmazlık kalksın mı kalkmasın mı tartışmaları siyasi bir tartışmadır. Hükümet, terörle mücadele kapsamında bir tane ayrıcalıktan ödün veriyor, ama belki yarın yeni anayasada konjonktür değişirse, yine ayrı ayrıcalık anayasada belirlenebilir.
Hizb ut-Tahrir Merkezi Medya Ofisi Adına
Ercan Tekinbaş