Haber-Yorum

Erdoğan, İçerisinde Takva Sahipleri Olduğu Halde Şam Devrimini Üç Kuruşa Sattı!

Haber:

Fransa 24: Türk ordusu, Suriye’de çatışmalara son vermek için gerginliği azaltacak bir bölge oluşturmak amacıyla Pazar gününden beri İdlib şehrinde keşif operasyonları yaptığını açıkladı. Bu ise Rusya ve İran ile Astana’da yapılan anlaşmaya göre yapılmaktadır. Nitekim İstanbul'da Ortadoğu Stratejik Araştırmalar Merkezi Danışmanı Cevat Gök ile yapılan bir röportajın sonunda o şöyle dedi: Türkiye’nin hedefi İdlib şehri değildir. Zira buraya girdikten bir müddet sonra şehri doğrudan Rus kuvvetlerine terk edecek ve Afrin şehrine gidecektir. Çünkü Türkiye’nin İdlib’de hiçbir çıkarı söz konusu değildir. Zira Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da vurguladığı gibi onların asıl hedefi, Kürt koridorunu kesmek için Türk kuvvetlerini Afrin’e yönlendirmektir. 

Yorum:

Oranın halkında olan bir tanık dedi ki! Biz, ta başından beri Erdoğan’ın, Suriye’ye devrimini desteklediğini iddia ederek ve içi boş sloganlar atarak iğrenç bir oyun oynadığını biliyoruz. Zira Beşşar Esed’in katliamlarına sessiz kalmış ve orduları İngiltere tarafından planlanan ve Osmanlı Hilafet Devleti’ni bölen sınırlardan birkaç kilometre uzakta olmasına rağmen Müslüman Suriye halkına yardım etmemiştir.  Nitekim İngiltere Suriye’yi ondan koparmış ve buraya fitne ve fesadı yayan zındıkları yerleştirmiştir.

Arkasında Amerika ve Rusya’nın olduğu Erdoğan’ın bu oyunu, asker ve harami oyununa benziyor. Zira bu oyunda yalan ve nifakın dışında öldürme ve masum insanların kanına girme de vardır. Dolayısıyla bu, tarih boyunca yöneticilerin üzerinde bir lanet olarak kalacak, gelecek olan Halife asla onları affetmeyecek ve ne yaparlarsa yapsınlar kesinlikle affedilmeyeceklerdir. Dolayısıyla önce Şam’da sonra da tüm dünyada hak sahibine verilip batıl da yok edilmedikçe masum canların intikamı alınmış olmayacaktır. Allah’ın izniyle bu ise çok yakındır.

Hala Amerika ve onun takipçileri önünde diz çökenlere ve bağımlılık ve yenilgi elbiselerini giyenlere diyoruz ki! Bu savaş, hak ile batıl arasındaki bir savaştır. Dolayısıyla bir avuç ikiyüzlü insan asla hakka zarar veremeyecektir. Şüphesiz Allah’ın vaadi gerçekleşecek ve kâfirler hoşlanmasalar da Allah nurunu tamamlayacaktır. Zira batılın bir halkası varsa hakkın ise halkaları vardır ve güzel akıbet muttakilerindir. Dolayısıyla Allah’ın mümin kullarının gönüllerine genişlik vereceği gün mutlaka gelecektir. İşte o zaman Amerika, Rusya, Fransa ve onların takipçileri aşağılanmış zelil bir şekilde duracaklar ve gözlerini kaldırıp Müslümanların Halifesinin yüzüne dahi bakamayacaklardır.

Şam topraklarındaki muhlislere de diyoruz ki; bu münafıkların da katılımıyla kâfirlerin askeri ve fikri olarak liderlik ettiği bu savaşın gerçek amacı, İslam ile savaşmak ve onun yönetime ulaşmasını ve Nübüvvet Metodu Üzere Raşidi Hilafet Devleti’nin kurulmasını önlemektir. Zira onlar; gerçek Hilafetin, sadece çevresinde olanlarla savaşarak kendisini savunan bir toprak parçasında sıkışıp kalmayacağını, bilakis sınırları kaldıran, halklar arasındaki bariyerleri kıran, hayır ve barış risaletini taşıyan ve dünya halklarının güvenliğini sağlayan bir saldırı devleti olacağını çok iyi biliyorlar. Zira o, Amerika ve Rusya zalimlerinin tahtlarını yıkacak ve daha önce olduğu gibi dünyaya yeniden güvenliği getirecektir.

Allah’ın sadık kullarına olan yardımı ise apaçık bir gerçektir. Şam’a gelince; güvenliğin İslam rayesi altında olacağını benimseyip ona ve halkına kefil olanlar sağlayacaktır. Allah emrine galiptir. 

Rola İbrahim - Bilâdüşşam

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Radyosu İçin Yazdı