- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
HABER-YORUM
(Tercüme)
Kudüs, Ancak Müslümanların Halifesi Tarafından Yönetilen Ordularla Ümmete Geri Döner
HABER:
28 Şubat 2018 Çarşamba günü Katar, Amerika'nın, elçiliğini işgal altındaki Kudüs'e Mayıs ortasına kadar taşıma niyetinden duyduğu derin üzüntü ve endişesini dile getirdi. Filistin Nakba'nın (felaket günü) 70. yıldönümü ile bağlantılı olarak Amerika'ya kararın uygulanmasını "tersine çevirmeye" çağırdı.
Resmi Katar haber ajansı; “Başbakan Şeyh Abdullah bin Nasır bin Halife el-Tani “uluslararası hukuka ve BM Güvenlik Konseyi ve Filistin davasına ilişkin BM Genel Kurulu kararlarına tamamen aykırı olan bu yasadışı adımın reddedilmesini” yineledi.
Katar, bu tür bir adımın bölgede gerginliği artıracağını ve durdurulan barış sürecini yeniden canlandırmak ve Filistin halkının tarihi, köklü ve meşru ulusal haklarını tanıyan adil, kapsamlı ve kalıcı bir çözüme kavuşmasını, en önemlisi de başkent olarak Kudüs'te bağımsız bir devlet kurma haklarının olduğunu iddia etti. Bakanlar Kurulu, “ABD'nin kararın uygulanmasını tersine çevirmesini dört gözle beklediğini” söyledi.
Ulaştırma ve İstihbarat Bakanı Yisrael Katz Twitter hesabından: “ABD Başkanı Donald Trump’ın, (İsrail’in) 70. yıldönümünde Büyükelçiliğini Kudüs’e devretme kararını "adil ve doğru" adım olduğunu bu vesileyle “İsrailli”ler için en iyi bir armağan olacağını söyleyerek ABD yönetimine şükranlarını dile getirdi.” (Ajanslar / Yeni Fikir)
YORUM:
Halifeler, ümmetin kutsallığına zarar vermek isteyenlere orduyu hazırlayarak tepki vermede rakip tanımamaktaydı. O günlerden Allah razı olsun. Fakat Hilafetin ilgasından sonra ise, artık Müslümanların yöneticilerinin Allah’a, Rasulüne ve müminlere ihanet ettiklerini, zelil, aşağılanmış ve birer korkaklar olduklarını görüyoruz. Buna karşılık Batılı efendilerine itaat ve Batı’nın sömürgeci araçları olan Güvenlik Konseyi ve BM Genel Kuruluna boyun eğdiklerine şahit oluyoruz. Amerikalı efendilerinin emriyle Yahudilerle barış çağrısı yapıyorlar, fakat ordularını efendimizin mezrasını korumak için hareket bile ettirmiyorlar. Onların rolü ancak Yahudilerin güvenliğini ve selametini korumaktır. Allah Subhanehu ve Teâlâ’ya hamd olsun ki, Müslüman ümmet artık yöneticilerin ihanet ettiklerini anladı ve bu yüzden artık yalanlarıyla, kibirleriyle ve iki yüzlülükleriyle bizi aldatamıyorlar. Batı yöneticilerinin ve küfür milletinin kibirlerine karşılık bütün bu aşağılanmalara maruz kalan ve bizim derimizden olan yöneticilerimizin hainliği ve ümmetin fikri olarak düşüklüğü, yaratılmışların en korkakları olan Yahudileri bize karşı cesaretlendirdi. Ve Batı, önderliği ve liderliği insanlar arasından çıkarılmış olan en hayırlı ümmetten aldı. Ama gecesini gündüzüne katarak ümmeti tüm dünyada zaferine ve önderliğine geri döndürmek için çalışan bir Hizb-ut Tahrir var. Semanın ve yeryüzü sakinlerinin razı olduğu Nübüvvet Metodu üzere Hilafetin ayak sesleri artık yakından duyulmaya başladı.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Adına
Sündüz Rakım