Hizb-ut Tahrir Lübnan'ın başkenti Beyrut'ta 15.08.2014 Cuma günü Gazze ve Filistin'in kurtarılması için uluslararası medya konferansı düzenledi. Konferansa Ürdün, Lübnan, Suriye, Türkiye, Mısır ve diğer ülkelerden katılan Hizb-ut Tahrir Medya temsilcileri Gazze ve Filistin'in kurtarılması için İslam beldelerinin ordularının harekete geçirilmesine çağrı yaptılar.

Konferansa Türkiye'den Hizb-ut Tahrir Türkiye Vilayeti Medya Bürosu Başkanı Mahmut Kar ile medya temsilcilerinden oluşan bir heyet, Lübnan'dan Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Bürosu Başkanı Osman Bahhaş ve Hizb-ut Tahrir Lübnan Vilayeti Medya Bürosu Başkanı Ahmed el-Kasas, Suriye'den Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Bürosu Başkan Yardımcısı Hişam Al Baba ve Hizb-ut Tahrir Suriye Vilayeti Medya Bürosu Başkanı Ahmed Abdulvahhab, Ürdün'den Hizb-ut Tahrir Ürdün Vilayeti Medya Bürosu Başkanı Memduh Ebu Sawa, Sebil Gazetesi yetkilileri ve çok sayıda davetli hazır bulundu. Mısır'dan Hizb-ut Tahrir Mısır Vilayeti Medya Bürosu Başkanı Şerif Zayed Beyrut havalimanından içeri alınmayarak konferansa katılımı engellendi. Şerif Zayed'in yerine şeyh Andan konuşma yaptı.

Konferans oturum başkanlığını Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Bürosu Başkan Yardımcısı Hişam Albaba yaptı. Hizb-ut Tahrir'in Filistin'deki Medya Temsilcisi ise, Gazze'den çekilmiş bir video kaydıyla konferansa katılım sağladı.

İslam Orduları Kışlalarında Bekliyorlar

Hizb ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Başkanı Osman Bahhaş, tüm Müslümanların yaşadığı sıkıntılar ve çektiği acılardan söz ettikten sonra Gazze halkının yaşadığı İsrail zulmünü ayrıntılarıyla izah etti. Bahhaş; "Türkiye'nin NATO'nun en büyük ikinci ordusuna sahip ancak gerçek anlamda Gazze'ye yardım eli uzatmıyor. Müslümanların orduları her türlü silahı olmasına rağmen Gazze halkına yönelik bu zulüm karşısında yerlerinde oturmaktalar, siyasilerin yaptığı açıklamalar akan kanı durdurmuyor. Dolayısıyla Müslümanların başındaki yöneticiler söylemlerine, tepkilerine ve halka karşı tutumlarına rağmen Gazze halkına yardım etmekten geri duruyorlar. Bu ise orduların harekete geçilmesini Yahudilerin bu cürümüne bir daha cüret edemeyecekleri şekilde son verilmesini gerektirir. Bunun için Müslümanları birleştirecek Müslümanları savunacak ve üzerlerindeki zulümlere nerede olursa olsunlar son verecek hilafet devleti İslam ümmeti için olmazsa olmazlardandır. Bu bağlamda Müslümanların ordularına sesleniyoruz. İçinizde hiç dosdoğru bir adam yok mu?" dedi.

Mısır Gazze'ye İhanet Ediyor

Hizb-ut Tahrir Mısır Vilayeti Medya Bürosu Başkanı Şerif Zayed'in konferansa katılımı engellendiği için yerine Şeyh Adnan konuşma yaptı. Şeyh Adnan konuşmasında "Mısır devleti Gazze meselesine alenen ihanet ediyor. Müslümanlara karşı İsrail'in yanında yer alıyor. Bunu da İsrail'le yaptığı meşum anlaşmaya dayandırıyor. Buradan Mısır ordusunun komutanlarına, subaylarına, askerlerine sesleniyoruz. Tarihi kahramanlıklar, fetihlerle ve mazlumların yardımına yetişmekle dolu böyle bir ordu Gazze'de yaşanan katliam karşısında meşumdur. Bugün Müslümanların ihtiyacı olan şey devasa ordular, gelişmiş silahlar ve teknolojik yeteneklerden ziyade Selahaddin Eyyubi gibi komutanlardır" dedi.

Allah'ın Yardımı Çok Yakın

Gazze'de Yahudi varlığı İsrail'in yaptığı katliamların daha ağırını 3,5 yıldır Suriye'de Baas rejiminden gören Suriye adına ise Hizb-ut Tahrir Suriye Vilayeti Medya Bürosu Başkanı Ahmed Abdulvahhab konuştu. Konferansa video kaydıyla katılan Abdulvahhab, Suriye'yle Gazze'nin yaşadığı zulüm ve katliamların farklı üsluplarla Müslümanların ordularını kardeşlerinin yardımına koşmaya davet etti ve Allah'ın yardımının ise çok yakın olduğunu müjdeleyerek hilafet devletinin kurulmasıyla Müslümanların geçmişteki üstün konumlarına yeniden kavuşacaklarını söyledi.

Ürdün Ordusu Sadece Kışlasında Oturuyor

Daha önce Ürdün'ün bir toprak parçası olması sebebiyle Filistin meselesi Ürdün için daha özel bir anlam ifade ediyor. İşte konferansa Ürdün'den katılan Hizb-ut Tahrir Ürdün Vilayeti Medya Bürosu Başkanı Memduh Ebu Sawa, Filistin'in Ürdün'ün bir parçası olduğunu ancak Ürdün Kralının bu topraklardan vazgeçtiğini söyledi. Memduh, "Kerame savaşında, Yahudi ordusu 67 savaşında uğradığı kayıplardan 60 kat daha fazla hasara uğradı ve bunu ise Ürdün Ordusunun başardı. Bugün korkaklıklarıyla meşhur İsrail ordusu Gazze'yi yerle bir ediyor ancak aynı Ürdün ordusu kışlalarında oturuyor.  Müslüman bir ordu olan Ürdün ordusu gerek İslam'a olan inancı gerekse sahip olduğu askeri doktrin sayesinde Gazze'nin yardımına en muktedir ordulardan biridir."dedi.

Filistin Sadece Filistinlerin Değil Tüm Ümmetin Meselesidir.

Konferans'a ev sahipliği yapan Lübnan adına Ahmed el-Kasas konuşma yaptı. Konuşmasına Sultan Abdulhamid'in Siyonist Lider Dr. Hertzl'e söylediği şu söz ile başladı: " Filistin topraklarını parayla satın alamazsınız. O topraklar kanla alınmıştır ve yine ancak kanla verilir. Eğer bir gün hilafet yıkılırsa işte o gün Filistin'i hiçbir bedel ödemeden alabilirsiniz" el-Kasas, Filistin'e komşu olan ülkelerin izlediği politikalar Müslümanlara yardım etmek şöyle dursun daha da kötüsü Yahudi varlığını tanıyan ve İslam'a düşmanlık içeren politikalardır dedi. El-Kasas konuşmasını söyle sürdürdü: "Filistin'i feth eden Halife Ömer ve Filistin'i haçlılardan kurtaran Selehaddin Eyyubi Filistin'li değildi. Dolayısıyla bugün Filistin meselesi Filistinlilerin meselesi olarak görülemez."

Osmanlı Torunlarını Gazze Ve Filistin'e Yardıma Çağırıyoruz.

Türkiye adına Konferansa Hizb-ut Tahrir Türkiye Vilayeti Medya Bürosu Başkanı Mahmut Kar katıldı ve bir konuşma yaptı. Hizb-ut Tahrir'in özellikle Gazze ve Filistin konusunda Yahudi varlığı İsrail'i kınayan Müslüman yöneticilere seslendiğini, Gazze ve tüm Filistin topraklarının kurtarılması için Türkiye'nin ordularını harekete geçirmesi için çağrı yaptığını ifade eden Kar, bazıları bize Türkiye ordusunu Gazze'ye niçin çağırdığımızı soruyorlar dedi ve şöyle devam etti:

"Evet, biz biliyoruz ki bu ordu Gazze ve hatta tüm Filistin'e yardım etmeye muktedir bir ordudur. Çünkü bu ordunun subayları ve askerlerine ataları olan Osmanlı Hilafeti ordusu izzet, şeref, zafer ve kahramanlıklarla dolu tarihi bir miras bırakmışlardır. Türkiye ordusu subay ve askerleri, dünya metaını bırakıp sırf cihatla meşgul olmuş ataları Osmanlı'nın torunlarıdır. Öyle ki onlar, Allah'ın dinini yüceltmek ve mazlumların imdadına yetişmek için dünyanın dört bir köşesine yayılmışlardır. İşte bu sayede İstanbul'u fethetmişler, Viyana kapılarına kadar dayanmışlar ve bugün Müslüman beldeler olarak bilinen bu büyük coğrafyaya hâkim olmuşlardır. Haçlılar bu ordudan yedikleri darbe sonucu asırlarca felç olmuşlardır. İşte bu Osmanlı Hilafet ordusunun mirası bu günkü Türkiye ordusunun ihlaslı evlatlarının üzerindedir. Onlarda yani Türkiye ordusu da atalarının yaptıklarını tekrarlama, mustazafların yardımına koşma, Gazze'yi gerçek anlamda kurtarma, Yahudi varlığının saldırılarını ortadan kaldırma ve mukaddes beldeleri onlardan temizleme kudretine sahiptir. İşte bunun için bizler Hizb-ut Tahrir olarak Türk Ordusunun samimi mensuplarının bu güç ve yeteneklerini Allah yolunda kullanmaya çağırıyoruz".

Konferansın sonunda Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Üyesi Hişan Albaba sonuç bildirgesinde Gazze ve Filistin topraklarının önemine, bu toprakların Yahudi varlığından temizlenmesi için İslam beldelerinin ordularının harekete geçirilmesine bunun ise ancak yeniden hilafetin kurulmasıyla gerçekleşeceğine vurgu yaptı.

Konferans soru –cevap faslının ardından sona erdi.

19 Şevval 1435 H - 15 Ağustos 2014 M