Soru-Cevap
- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Soru:
Şebâbımızdan biri, insanlara kolaylık olsun diye gümüş diyetini on iki bin (12.000) dirhem olarak ödemek istemektedir. Şayet insanlar, onu satın almıyorlar, diyetlerinde ve mihirlerinde onu kullanmıyorlar ve onu para olarak biriktirmiyorlar, ancak onu sadece küçük bir zinet olsun diye satın alıyorlarsa gümüş diyetiyle ilgili hüküm caiz olur mu? Alimlerin diyeti, devesi olanlar için deve, altını olanlar için altın ve kağıt parası olanlar için de kağıt para olarak belirledikleri bilinmektedir? Allah sizi, hayırla mükafatlandırsın.
Cevap:
Devesi olanlara yüz deve, altını olanlara bin dinar ve gümüşü olanlara da on iki bin dirhem diyet gerektiği doğrudur.
Ancak mevcut kağıt para, altın ve gümüşe konvertibl değildir. Dolayısıyla o, altın sahipleriyle gümüş sahiplerinin kapsamına girmemektedir.
Nitekim o, nâslardan istinbat edilen illetin varlığına kıyasla nakit para sayıldığı gibi bu (nakit para), Maliye kitabı ile diğer kitaplarımızda açıklanmıştır.
Dolayısıyla diyetlerde bu kağıt paralara itibar edilmesi, mesele hakkında içtihat yapmaya bağlıdır. Ben ise bunun şöyle olduğunu düşünüyorum: Hata ile öldürme diyetinin gümüş olarak taktir edilmesinde bir beis yoktur. Çünkü kendisine hata ile adam öldürdüğü atfında bulunulan kişi, bir günah işlememiştir. Dolayısıyla diyet, bir haram işlediğinden dolayı değildir. Bilakis burada diyet, Allah'ın bildiği bir hikmetten dolayıdır. Bu yüzden hata diyeti ödemeye iten iki hadden en hafifinin olması, katilin günah işlememesine uygun düşmektedir.
Kasten adam öldürmenin diyetine gelince; ben bunun altın olarak takdir edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Çünkü kasten adam öldüren katil, haram işlemiştir. Dolayısıyla buna, hafifletme uygun düşmez, bilakis iki hadden en ağır olanı uygun düşer.
Ancak bu kağıt paralar, altın veya gümüşü temsil eden nakit paralar olursa, o zaman buna sahip olan bir kişi, onu temsil eden (altın veya gümüş) madenine göre muamele edebilir.
Allahu Sunhânehu'dan ben, bu hususta doğruya ulaşmış olmayı temenni ediyorum.