حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Hollanda
Medya Bürosu
No: HL–BA–2015–MB–TR–12 |
H. 30 Zilka’de 1436 M. Pazartesi, 14 Eylül 2015 |
CDA Rotterdam Partisinin Ajitasyonuna Yanıt
Hizb-ut Tahrir gençleri, Rotterdam’da “İslami kimlik” temalı bir seminer düzenlemeyi planlamışlardı. Ancak CDA Rotterdam’ın yoğun baskısı sonucu iptal etmek zorunda kaldılar. Rotterdam Belediye Başkanı Ahmed Aboutaleb’i seminer hakkında bilgilendiren CDA Rotterdam kolu başkanı Sven de Langen, Hizb-ut Tahrir’in toplumsal ilişkilere tehdit teşkil ettiğini ve “idaresi altındaki şehirde” seminer için ona hiçbir şekilde yer verilmemesi gerektiğini söyledi.
Bununla Sven de Langen, Hizb-ut Tahrir faaliyetlerinin mevcut anayasayı baltalamaya yönelik olduğunu ima etmektedir.
Oysa Hizb-ut Tahrir’in çalışmaları kesinlikle entelektüel ve politik boyuttadır. Hiçbir şekilde maddi eylemde bulunmaz. Çünkü bunu şeri hükme aykırı görür. İster Hollanda’da isterse İslam dünyası dışındaki diğer ülkelerde olsun iktidarı ele geçirmek veya toplumu değiştirmek için çalışmaz. Hollanda hükümetini devirmek amacıyla herhangi bir eylem ve faaliyet yürütmez. Hollanda’da Hizb, Müslümanların İslami kimliğini korumak, Müslüman toplulukların çıkarlarını temsil etmek ve gayrimüslimlere de İslam Risâleti’ni yaymak için çalışır.
Sven de Langen ağzıyla CDA’nın dile getirdiği bu “tehdidin”, dolayısıyla hiçbir gerçekliği yoktur ve serap peşinde koşmaktan başka bir şey değildir. Metro gazetesinde yayımlanan “Hizb-ut Tahrir toplum için bir tehdittir” başlıklı makalede aslında CDA’nın ne yapmak istediği açıkça belirtiliyordu. Gazeteye göre, CDA Rotterdam, Hizbin düşüncelerini “aşağılık fikirler” olarak kabul etti ve “Hizbin fikirlerinin mevcut sisteme aykırı” olduğunu söyledi. Buradan da anlaşıldığı gibi aslında meselenin özeti, Müslümanların fikirlerini yayma özgürlüğünü kısıtlamaktır. Bir azınlığın dinini ve kimliğini korumak istemesine tahammül bile edilemiyor. Bu nedenle onun kimliğini mahvetmek için çalışıyorlar ve bu azınlığı mevcut sistemi benimsemeye zorlamak istiyorlar. Hâlbuki bu, totaliter toplumun karakteristik özelliğidir.
Gerçek şu ki uygulanmakta olan bir sisteme iman etmek ile bir arada yaşam arasında hiçbir bağlantı yoktur. İstenilen, değer ve normlara iman edilmesi değil, sisteme bağlanılmasıdır. Mevcut sisteme bağlanmayan kişiler de, hâkim ideolojiye iman edip etmediğine, değer ve normlarını benimseyip benimsemediğine bakılmaksızın Demokles’in kılıcı gibi yasayla tehdit ediliyor. Hizb-ut Tahrir’e karşı beslenen düşmanlık, sözde ifade özgürlüğü savunucularının, yeri geldiğinde kendi anayasalarının bile ötesine geçebildiklerini gösterdi. Böyle yapmakla onlar, aslında farklı grupların yan yana yaşadığı uyumlu bir toplumun önünde duran en büyük engeldirler.
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Hollanda Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: +31 (0) 6 11 86 05 21 www.hizb-ut-tahrir.nl |
E-Mail: Okay.pala@hizb-ut-tahrir.nl |