حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Pakistan Vilâyeti
Medya Bürosu
No: PK–BA–2018–MB–TR–21 |
H. 15 Raceb 1439 M. Pazartesi, 02 Nisan 2018 |
Düşmanımız İçin Mi Savaşacağız, ABD İçin Mi Öldürüleceğiz? Hilafet, İşgal Altındaki Keşmirli Müslümanların Çığlıklarına Cihat İle Karşılık Verecektir
Pakistan’ın sefil yöneticileri, Hindistan işgali altındaki Keşmir’de savaşan Müslümanlara destek olma konusunda başarısız oldular. 1 Nisan 2018’de işgal altındaki Güney Srinagar’da on üç mücahit şehit oldu ve Hindistan işgalini protesto eden binlerce göstericiye açılan ateş sonucu dört sivil hayatını kaybetti. Bu olaylar karşısında her zamanki gibi rejim, yumuşak bir kınama yayınladı. Kınama hiçbir zaman eylemin yerine tutmaz. Dışişleri Bakanı yaptığı açıklamada, “Bu akılsız katliam çılgınlığı, yıllardır Hindistan’ın Keşmirlilere karşı işlediği terör devletinin bir kez daha insanlık dışı çirkin yüzünü gösteriyor.” ifadelerini kullandı. Sanki rejimin elinde sapan veya kürdan varmış gibi konuşuyor. Oysa rejim, 617 bin askere, 513 bin yedek askere, 420 bin de paramiliter güce komutanlık ediyor. Yanı sıra emrinde bir de nükleer tersane var. Buna ek olarak Pakistan, birkaç ay içinde temel askeri eğitim verilebilecek oldukça genç nüfusa sahip. Ayrıca rejimin iddiasına göre düşmanla ancak devlet savaşabilir, gruplar değil. Bununla birlikte rejim, düşmanla savaşmak yerine grupların savaşına engel oluyor. Bu da düşmana hayat, mazlumlara da umutsuzluk aşılıyor. Rejim düşmanımız için savaşıyor, düşman için bizi boğazlıyor
Önceki suçlarına ek olarak rejim, bölgede sürekli Müslümanlar aleyhine çalışan harbi bir ülke ile diplomatik ve ticari ilişkilerini sürdürüyor. Hindistan’ın diplomatik personelini kovmak yerine Dışişleri Bakanlığı 30 Mart 2018 günü yaptığı açıklamada, “1992 yılındaki Pakistan-Hindistan diplomatik personel mutabakatı uyarınca”tansiyonu düşürücü açıklamaları yineledi. Pakistan yöneticileri, zulümlerinden ötürü Hindistan’a ambargo uygulaması ve Müslüman ülkelerin yöneticilerinden de aynısını istemesi gerekirken, 30 Mart 2018 günü Hindistan Yüksek Komiseri Ajay Bisaria’nın Lahor Ticaret ve Sanayi Odası’nda işadamları ile bir görüşme yapmasına olanak sağladı.
İslam, harbi düşman devletler ile ilişkilerin normalleştirilmesini yasaklar ve silahlı kuvvetleri seferber ederek Müslüman toprakların kurtarılmasını emreder. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:
يا أيها الذين ءامنوا قاتِلوا الذين يَلونكم من الكفار وَلْيجِدوا فيكمْ غِلْظَةً واعْلَموا أنَّ اللّـهَ مع المتقين“Ey iman edenler! Kâfirlerden yakınınızda olanlara karşı savaşın ve onlar (savaş anında) sizde bir sertlik bulsunlar. Bilin ki, Allah sakınanlarla beraberdir.” [Tevbe 123] Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem de şöyle buyurdu:
جَاهِدُوا الْمُشْرِكِينَ بِأَمْوَالِكُمْ وَأَنْفُسِكُمْ وَأَلْسِنَتِكُمْ“Malınız, canınız ve diliniz ile kafirler ile cihat edin.”[Ebu Davud] Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem bizi uyardı:
ما ترك قوم الجهاد إلاّ ذُلّوا “Bir millet, Allah yolunda cihadı terk edecek olursa Allah, o kavmi zillete düşürür.”[Ahmed] Nübüvvet metodu üzere Hilafet, işgal altındaki Keşmir, Filistin ve Afganistan Müslümanlarının çığlıklarına anında yanıt verecektir. Haykırışlarına karşılık vermek doğal haklarıdır. Dolayısıyla Hizb-ut Tahrir / Pakistan Vilayeti, silahlı kuvvetler içindeki samimi subayları rejimi devirmeye çağırıyor. Çünkü rejim, Raşidi Halife liderliğinde ya zafer ya da şehadet diyerek görevini yerine getirmek isteyen silahlı kuvvetlerin boynundaki zincirdir.
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Pakistan Vilâyeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi P.O. Box 1924, Lahore / Pakistan Telefon: +(92) 345–428–7323 / +(92) 333–561–3813 https://bit.ly/3hNz70q |
Fax: +(92) 21–520–6479 E-Mail: spokesman@hizb-ut-tahrir.com.pk |