Hizb-ut Tahrir / Suriye Vilayeti, Mustafa Kemal tarafından Hilafetin yıkılışının 100. ve Şam devriminin 10. Yıldönümünde, “Devrim Gerçekliğini Okumak; Tanı ve Tedavi”başlıklı üçüncü siyasi manifestosunu sundu. Şam devriminin kritik bir aşamaya ve tehlikeli bir dönemece girmesinin ardından Allah Azze ve Celle’den, bu manifestoyu kulak kabartanlara ve bilinçli zihinlere ulaştırmasını diliyoruz. Hizb, söz konusu manifestoda Amerika’nın ördüğü, uydusu ve kiralık ülkelerin uyguladığı, grup liderlerinin teslim olup yolunda yürüdüğü entrika ağını açıkladı. Yine çatışmanın gerçekliğini, sürekliliğini ve türlerini izah etti. Bu yetim devrimi ortadan kaldırmak için kullanılan yöntemleri ve araçları beyan etti.

Ayrıca manifestoda devrim gerçekliğinin okumasını yaptı. Devrimin mafsallarının lime lime edilmesi, halkın küçük parçacıklara ayrılması, şekil olarak birbirinden ayrı, ama içerik ve siyasi bağımlılık yönünden birbirine benzeşen, bağdaşan dört bölgeye dağılması gibi Amerikan uydusu ülkelerin ve kiralık devletlerin eylemlerinin sonuçlarını okudu.

Manifestoda, uluslararası toplumu her türlü suç yöntemlerini uygulamaya iten nedenleri izah etti. Gruplara bağlı güvenlik güçlerinin gözetiminde kuşatma ve kısıtlama, sınır geçişlerindeki yetkililerin yağmacılığı, insan onurunun aşağılanması, özgür ağızların susturulması, liderlerin suçlarının yasallaştırılması, insanların güvenli konut ve rızk arayışıyla oyalanması, yazın sıcağından, kışın soğuğundan korumayan büyük bir çadıra dönüşen bir ülkede yardım sepetinin beklenilmesi gibi.

Hizb, ayrıca manifestoda acımasız Amerikan saldırısının sonuçlarından korunmak için neyle donanılması ve bu kritik aşamada ne yapılması gerektiğini açıklığa kavuşturdu. Ayrıyeten bu devrimde istenen değişimi yapmak ve doğru rotasına yeniden oturtmak için atılması gereken pratik adımları özetledi. Batının ümmetin çocuklarının zihinlerini yozlaştırmak için sarf ettiği büyük çabalardan doğan zararların, değişim anında halklar için gerekli olan unsurların neler olduğunu beyan etti...

Hizb-ut Tahrir / Suriye Vilayeti, üçüncü siyasi manifestosunu şu sözlerle tamamladı: “Hizb-ut Tahrir olarak biz, Şam’daki devrimci ümmetin oğullarına elimizi uzatıyoruz. Gasp edilen devrim kararını geri almak, yeniden doğru rotasına yönlendirmek, rejimi devirmeye ve Hilafeti kurmaya doğru doğrudan yol almak için onları bizimle çalışmaya çağırıyoruz. Rabbimizi ancak böyle razı ederiz, haklarımızı korur, izzetimizi geri alırız, dünya ve ahirette çıkarlarımızı gerçekleştiririz.

وَيُرِيدُ اللَّهُ أَنْ يُحِقَّ الْحَقَّ بِكَلِمَاتِهِ وَيَقْطَعَ دَابِرَ الْكَافِرِينَ * لِيُحِقَّ الْحَقَّ وَيُبْطِلَ الْبَاطِلَ وَلَوْ كَرِهَ الْمُجْرِمُونَ “Oysa, suçluların hoşuna gitmese de, hakkı ortaya çıkarmak ve batılı tepelemek için, Allah sözleriyle hakkı ortaya koymak ve inkarcıların kökünü kesmek istiyordu.”^{[Enfal 7-8]}