- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Erdoğan ve Yahudi Varlığının Başkanı
Haber:
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “İsrail” Cumhurbaşkanı Isaac Hertzog ile yaptığı görüşmede, Türkiye ile “İsrail” arasındaki ilişkilerin Orta Doğu için önemli olduğunu ve iki taraf arasında iş birliği imkanının bulunduğunu söyledi.
Türkiye Cumhurbaşkanlığı İletişim Dairesi, Pazartesi akşamı, Erdoğan'ın bir telefon görüşmesinde Hertzog’u “İsrail” cumhurbaşkanlığı görevini üstlenmesinden dolayı tebrik ettiğini ve Türkiye ile “İsrail” arasındaki ilişkilerin "Ortadoğu’nun güvenliği ve istikrarı için büyük önem taşıdığını" vurguladığını ifade etti.
Erdoğan, Hertzog’a Filistin “İsrail” sorununu çözmek için atılacak her türlü olumlu adımın Türkiye “İsrail” ilişkilerinin "olumlu yönde" ilerlemesine katkıda bulunacağını vurguladı.
Türkiye cumhurbaşkanı, bu bağlamda uluslararası toplumun, Filistin “İsrail” çatışmasına Birleşmiş Milletler kararları çerçevesinde iki devletli çözüm temelinde kalıcı ve kapsamlı bir çözüme ulaşmaya çalıştığını söyledi. (RT Arapça)
Yorum:
Asırlar boyunca İslami Hilafet’i benimseyen Türkiye’deki Müslüman halkın Laik Cumhurbaşkanı, mübarek Filistin topraklarını gasp eden Yahudi varlığının başkanını tebrik ederek, bu metamorfoz varlığa nefret besleyen Müslümanların duygularına meydan okuyor.
Erdoğan ile Yahudi varlığının başkanı arasındaki bir telefon görüşmesi bile büyük bir cürümdür. Bu görevi üstlenmesinden dolayı onu tebrik etmesine ne demeli? Peki Mübarek Filistin topraklarının Yahudiler tarafından işgalini “Filistin “İsrail” çatışması” olarak nitelendirmesine ne demeli? Sanki iki kişi, iki halk veya iki komşu arasındaki bir mesele veya meselelerde olan bir ihtilaf ve çatışmaymış gibi?
Sadece bununla da yetinmeyen Erdoğan, Filistin “İsrail” çatışması ve iki devletli çözüm olarak nitelendiren Amerikan çözümünü benimsiyor ve buna çağrıda bulunuyor. Yahudi varlığının Dışişleri Bakanı’nın yakın bir zaman diliminde "iki devletli çözümün şu anda uygulanabilir olmadığını" açıkladığı da gözden kaçmamalıdır. (el-cezire.net)
Müslümanların gerçek yöneticisi, halkı, onların işlerinin gözetilmesi, Müslüman olan ülkesinin diğer ülkelerle olan ilişkisi ve her şeyde Allah Subhanehu ve Teala’dan korkan, Müslümanların topraklarını işgal edenlere ve Müslümanların topraklarının işgalini onaylayanlara karşı orduları harekete geçirerek gerçek tavırlar sergileyen yöneticidir. Zira Müslümanların fiili yöneticisinde asıl olan, Filistin meselesini İslam ümmetinin olduğu doğal statüsüne geri döndürmesidir. Çünkü bu, bazı çıkarlar üzerindeki bir tartışma veya çatışma değil Müslümanların meselesidir. Dolayısıyla bu hususta yapılması gereken, Müslümanların sorunları için İslami çözümün benimsenmesi ve işgal edilen İslam topraklarının her bir karışını geri almak için orduların harekete geçirilmesidir.
Bunu ise ancak Allahu Teala’nın izniyle çok yakında kurulacak Nübüvvet Minhacı üzere Hilafet Devleti’ndeki Müslümanların Halifesi yapacaktır. Zira küfür ve kafirlerin kökünü kazıyacak ve onlara Şeytan’ın vesveselerini dahi unutturacak böylesi keskin kararları alacak olan sadece odur. Allahu Teala’dan Müslümanlara acil bir şekilde zafer ve iktidar vermesini temenni ediyoruz. Zira bu, Allahu Teala’nın vaadi ve Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in müjdesidir.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Halife Muhammed – Ürdün