Salı, 03 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/05
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Cezayir, İnsanlık Tarihindeki Bu Önemli Aşamanın Üstesinden Gelmek İçin Vizyonunu Sunacak!

Haber:

Cezayir Dışişleri Bakanı Ramtane Lamamra Salı günü, ülkesinin “uluslararası toplumun insanlık tarihindeki bu önemli aşamanın üstesinden gelmesini sağlamak için vizyonunu ve yaklaşımını sunacağını" vurguladı.

Lamamra, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun 76. oturumunda yapılacak genel tartışmanın açılışından önce Twitter’da yaptığı paylaşımda şöyle dedi: “Bu oturum, İnsan yaşamının çeşitli yönlerine gölge düşüren ve artan zorlukların ortasında gerçekleşmektedir. Cezayir, uluslararası toplumun insanlık tarihindeki bu önemli aşamanın üstesinden gelmesini sağlamak amacıyla vizyonunu ve yaklaşımını sunmak için bu fırsatı değerlendirecektir.” (El-Kuds el-Arabi)

Yorum:

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun yetmiş altıncı oturumuna, uluslararası kabul görmüş dışişleri bakanları tarafından temsil edilen elliden fazla İslam ülkesi katılıyor ve Cezayir Dışişleri Bakanı, bu önemli aşamadan çıkmak, diğer bir ifadeyle insanlığı etkileyen sorunlara bir çözüm bulmak için dünyanın gelecekteki vizyonunu sunmak istiyor.

İslam ümmetinin tüm insanlık için hayatın bütün sorunlarına çözüm getiren ilahi bir ideolojisi vardır ve bu ülkelerin dışişleri bakanları bu ideolojiyi çok iyi biliyorlar. Ancak hiçbir İslam beldesi liderinin, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’na insanlığın sorunlarını çözmek için İslami bir vizyon sunduğunu duymadık. Peki Cezayir Dışişleri Bakanı’nın insanlık tarihindeki bu önemli aşamanın üstesinden gelmek için İslami bir vizyon sunacağını düşünüyor musunuz?!

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, kapitalist ideolojiye veya dinin hayattan ayrılması akidesine dayanmakta olup İslam beldeleri de dahil tüm dünya ülkelerinin bu kurulun tüzüğünü imza atmış olmaları Cezayir de dahil bu ideolojiye boyun eğdiklerini ve itaat ettiklerini göstermektedir. Dolayısıyla Cezayir Dışişleri Bakanı’nın sunacağı vizyon, kesinlikle dini hayattan ayırma akidesinden kaynaklanmaktadır.

Bu konuda Cezayir Dışişleri Bakanı’na bir mesaj gönderiyoruz ki belki ona bir hatırlatmada bulunmuş oluruz: 

Allah’ın insanlık için razı olduğu ve hayatın her alanındaki sorunlara çözüm getiren tek din, İslam’dır. Cezayir halkı İslam dinine inanmakta olup tüm asırlarında İslam’ın ve devleti olan İslami Hilafetin gölgesinde yaşamışlardır. Nitekim günümüze kadar hala bunun etkileri devam etmektedir.

Cezayir ve tüm İslam beldelerinin sömürgecilikten dolayı yaşamış olduğu deneyim ve sonuçları da hala günümüze kadar devam etmektedir. Nitekim Özellikle Cezayir, Fransa’nın sömürgeleştirmesi sonucunda milyonlarca şehit verdi. Bu yüzden Cezayir hükümetlerinin Fransa ile savaşması ve onu her alanda boykot etmesi daha evla olurdu. Ancak Fransa dahil Avrupa’ya olan bağımlılığı hala devam etmektedir.

Tüm İslam beldeleri boykot edip Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’ndan ayrılmalı, Allah’a, Rasulü’ne ve İslam’a olan bağlılıklarını ilan etmeli ve bu ülkelerin vahdeti için çalışmalıdırlar. Dolayısıyla doğuda Endonezya’dan batıda Fas’a kadar İslam beldelerini birleştirecek olan Hilafettir. Zira komplocuların, hainlerin ve kafirlerin varlıkları yok edilinceye kadar bu ülkeler, tek bir ordusu olan tek bir Halife tarafından yönetilecektir. Böylece kafirler, tüm insanlık adına Hilafetin adaletine ve güvenliğine tanık olacak ve Hilafetin geri dönmesiyle tüm insanlık için adalet ve güvenlik de geri dönecektir. 

Sonuç olarak tüm Müslümanların yöneticilerine diyoruz ki: İslam’ın hüküm sürmesini sağlamalısınız ve kendinizi ve tüm insanları Allah karşısında temize çıkarmalısınız. Çok iyi biliniz ki ölüğünüzde toprağa gömüleceksiniz, kabirlerinizde sizi teselli edecek birini bulmayacaksınız ve yapmış olduklarınızdan dolayı da hesaba çekileceksiniz. Zalimler, yakında nasıl bir inkılapla devrileceklerini bileceklerdir. حَتَّى إِذَا جَاءَ أَحَدَهُمُ الْمَوْتُ قَالَ رَبِّ ارْجِعُونِ  لَعَلِّي أَعْمَلُ صَالِحاً فِيمَا تَرَكْتُ كَلا إِنَّهَا كَلِمَةٌ هُوَ قَائِلُهَا وَمِنْ وَرَائِهِمْ بَرْزَخٌ إِلَى يَوْمِ يُبْعَثُونَNihayet onlardan birine ölüm gelip çatınca, “Rabbim! Beni geri gönder de, geride bıraktığım dünyada iyi işler yapayım” der. Hayır! Onun söylediği bu söz boş laftan ibarettir. Önlerinde, yeniden diriltilecekleri güne kadar bir berzah vardır.” [Müminun: 99-100]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Muhammed Selim – Mübarek Toprak (Filistin)

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER