Salı, 03 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/05
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
“Sen onları derli toplu sanırsın, (oysa) kalpleri darmadağındır.” [Haşr-14]

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

((تَحْسَبُهُمْ جَميعاً وَقُلُوبُهُمْ شَتَّى))
“Sen onları derli toplu sanırsın, (oysa) kalpleri darmadağındır.” [Haşr-14]

Haber:

Balıkçı gemilerini yakından denetlemekle tehdit eden Fransa ve İngiltere arasında kriz giderek tırmanırken Johnson, ülkesinin çıkarlarını savunma sözü verdi.

Aynı bağlamda deniz balıkçılığı krizi geri dönerek, İngiliz-Fransız ilişkilerine daha fazla gerilim katmakta ve ilişkileri benzeri görülmemiş seviyelere ulaştırmaktadır.

Diğer bir bağlamda ise Fransa, denizaltı krizi nedeniyle Amerika ve Avustralya’daki büyükelçilerini geri çağırıyor.

Yorum:

Çıkarlar çatışmasında ve menfaatler rekabetinde küfür milletinin hali işte böyle olup bu hususta hiçbir anlaşma ve ittifak gözetmedikleri gibi komşuluk haklarını hiç hesaba katmamakta ve çıkarları dışında insanlığı veya herhangi bir ideolojiyi de gözetmemektedirler.

Yoksa Avrupa, 1337 ve 1453 yılları arasındaki sözde yüzyıl savaşında olduğu gibi mülkiyet ve çıkarlar üzerindeki mücadelelerinde orta çağa geri mi dönecek?

Zira medeniyete, ilerlemeye ve kültürel gelişmeye çağrıda bulundukları ve kendilerini, ülkeleri ve halkları uymaya mecbur bırakan bir model olarak gördükleri bir zamanda, onların avlanma sahalarında mücadele ettiklerini ve çıkarları için savaş tehdidinde bulunduklarını görmekteyiz.

Nitekim ideolojilerini, başka hiçbir şeyi hesaba katmaksızın sadece menfaatleri gerçekleştirme ve çıkarları güvence altına alma üzerine kurduklarından dolayı bu onlar için hiç şaşırtıcı değildir. Zira bu, onların Kapitalizminin, ulusal ve milliyetçi bağlılıklarının alışık olduğu bir şeydir. 

İdeolojilerini yüceltmek için seslerini yükseltmekten ve borazanlarını çalmaktan utanmıyorlar mı? Dahası geri kalmış olarak gördükleri halklara öğretmenlik, eğitimcilik ve rehberlik yapmaları garip değil mi?! 

Dolayısıyla insanların, dahası bir ülkenin insanlarının bağlanması için elverişli olmayan tepeden tırnağa başarısız bir ideolojidir. Bu da bize, Allahu Teala’nın şu kavlini hatırlatmaktadır: تَحْسَبُهُمْ جَمِيعاً وَقُلُوبُهُمْ شَتَّى ذَٰلِكَ بِأَنَّهُمْ قَوْمٌ لَّا يَعْقِلُونَSen onları derli toplu sanırsın, (oysa) kalpleri darmadağındır. Bu, onların akılları ermez bir topluluk olmalarındandır.” [Haşr-14]

Değişimin kaçınılmaz hale geldiği gibi esintilerin de elverişli hale geldiği hususunda şüphe yoktur. Bu dini ikame etmek için çalışanlara destek vermek, hak ettiği konumunu yeniden yüceltmek, batılı yok etmek, dünyanın ve ahiretin hayrını kazanmak isteyenler için işte kaçırılmayacak bir fırsat.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
M. Yusuf Seleme

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER