Haber-Yorum

Amerika, Savaş Çarkının Dönmesini Sağlamak İçin Husilerin BAE ve Suudi Arabistan’a Yönelik Saldırılarına Daha Fazla Silah Anlaşmasıyla Yatırım Yapıyor!

Haber:

Pentagon: ABD Dışişleri Bakanlığı, BAE’ne olası bir askeri teçhizat satışını yaklaşık 65 milyon ABD Doları ve Suudi Arabistan’a da bilgi dağıtım sisteminin yaklaşık 24 milyon ABD Doları tutarındaki satışını onayladı. (Reuters, 4 Şubat 2022)

Yorum:

Amerika, her zaman olduğu gibi Husilerin geçen hafta BAE ve Suudi Arabistan’a balistik füzeler ve insansız hava araçlarıyla başlattığı Husi saldırılarını istismar etmiş ve Körfez’in karton ülkeleriyle daha fazla silah satış anlaşması yapmıştır. Böylece Amerika, silah fabrikalarının daha fazla üretimini ve Amerikalılar için daha fazla işi garanti ederken bölge ise rejimlerin tahtlarını düşmekten korumak için kullandıkları daha fazla silah cephaneliğiyle dolup taşmaktadır.  Bu arada halklar, Yemen’de yedi yıldır devam eden bu savaşın hiçbir anlamı olmadığını fark etmiştir. Ayrıca ABD’nin silah fabrikaları İran üzerinden Husilere füze ve insansız hava araçları sağlarken Suudi Arabistan ve BAE ise doğrudan silah ve askeri teçhizat tedarik etmektedir. Dolayısıyla Amerika, daha fazla anlaşmalarla büyük kârlar getirecek bir savaşı durdurma niyetinde değildir. Zira saçma bir savaşta zarar gören İslam ve Müslümanlar olduğu sürece, taraflar bir gün bir müzakere masasına oturacaklar ve ülke ve servetlerin kendi aralarında paylaşılmasına karar verdiklerinde Batı’nın emirlerini yerine getireceklerdir!

Yemen krizinin çözümü, savaşı durdurmakta, Batı’nın nüfuzunu ve kuyruklarını ülkeden kovmakta, şeriatın hükümlerini uygulama konumuna getirmekte ve ülkeyi ve insanları korumakta yatmaktadır. Böylece kâfir Batı’nın yerel araçlarıyla beslediği mezhepsel ve bölgesel araçları onları ayırdıktan sonra Yemen halkını bir araya getirecek kan enjekte edilecek, servetler korunacak ve İslam’ın bayrağı dalgalanacaktır. Zira kardeşler, İslam ile hiçbir ilgisi olmayan mezhepçi sloganlar altında kendi aralarında savaşan düşmanlara dönüşürlerken çatışmanın her iki tarafı da kâfir Batı’ya sadakatle hizmet etmekte ve ülkedeki planlarını uygulamaktadır.

Allah amel eden müminlere nusret, egemenlik ve iktidar vadetmiştir. Zira Allahu Teala şöyle buyurmuştur: وَعَدَ اللَّهُ الَّذِينَ آمَنُوا مِنكُمْ وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ لَيَسْتَخْلِفَنَّهُم فِي الْأَرْضِ كَمَا اسْتَخْلَفَ الَّذِينَ مِن قَبْلِهِمْ وَلَيُمَكِّنَنَّ لَهُمْ دِينَهُمُ الَّذِي ارْتَضَى لَهُمْ وَلَيُبَدِّلَنَّهُم مِّن بَعْدِ خَوْفِهِمْ أَمْناً “Allah, içinizden, iman edip de salih ameller işleyenlere, kendilerinden önce geçenleri egemen kıldığı gibi onları da yeryüzünde mutlaka egemen kılacağına, onlar için hoşnut ve razı olduğu dinlerini iyice yerleştireceğine, yaşadıkları korkularının ardından kendilerini mutlaka emniyete kavuşturacağına dair vaatte bulunmuştur.” [Nur-55] Ümmetin Nebisi Aleyhi Efdalu’s Salatu ve’s Selam de Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafet’in geri döneceğini müjdelemiştir. Zira Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur: ثُمَّ تَكُونُ خِلَافَةً عَلَى مِنْهَاجِ النًّبُوَّةِ “Sonra (yeniden) Nübüvvet Minhacı üzere (Raşidi) Hilafet olacaktır.” [Ahmed rivayet etti.]

Yemen halkı, Allah’ın davetine icabet etmeli ve ya doğrudan ya da (İran, Suudi Arabistan ve BAE) gibi bölgesel araçları yoluyla Batı’nın emirlerini uygulayan ülkelerdeki savaş liderlerini tek etmelidirler. Artık hiç kimsenin bunu bilmediğine dair bir mazereti kalmamıştır. Zira yedi yıllık savaşın ardından artık bugün manzara net bir şekilde ortadadır. Dolayısıyla bu yerel liderlerin, Batı’nın ajandalarına göre çalıştıkları ve hiçbir şekilde ümmet ve akidesi için çalışmadıkları konusunda artık en ufak bir şüphe yoktur.    

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Dr. Abdullah Bazib - Yemen