- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber - Yorum
Türkiye'nin Açtığı Tahıl Koridoru Kime Hizmet Ediyor?
Haber:
Ukrayna limanlarından tahıl ihracatının yeniden başlaması için Rusya ve Ukrayna arasında Birleşmiş Milletler (BM) ve Türkiye aracılığında İstanbul'da anlaşma imzalandı. İmza öncesi bir konuşma yapan Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, tahıl anlaşmasının imzalandığı günü ''tarihi bir gün'' olarak değerlendirerek anlaşmanın tüm dünyada milyarlarca insanı bekleyen açlık tehlikesinin önünün alınmasına katkı sağlayacağını söyledi. (VOA Türkçe, 22 Temmuz 2022)
Yorum:
Rusya’nın ABD ve Avrupa Birliği’nin yaptırımlarına karşı Ukrayna limanlarında bekleyen tahıl yüklü gemilere uyguladığı blokaj sorunu Türkiye’nin arabuluculuğunda imzalanan “Tahıl Koridoru Anlaşması” ile geçici bir süreliğine çözülmüş oldu. Anlaşmaya göre Ukrayna'da bloke edilmiş olan 20 ila 25 milyon ton tahıl ihraç edilebilecek. Rusya'ya yönelik yaptırımlar nedeniyle kısıtlanan Rusya’nın tahıl ve gübre ihracatı da yeniden kolaylaştırılacak.
Anlaşma sonrası başta ABD olmak üzere Birleşmiş Milletler, NATO, Avrupa Birliği ve Rusya sevkiyatın başlamasından duydukları memnuniyeti dile getirerek Türkiye’ye teşekkür ettiler. Türkiye ise meseleyi açlık tehlikesi ve insani boyut yönünden öne çıkararak, Amerika tarafından kendisine verilen özel siyasi rolü gizlemeye çalıştı. Türkiye’nin söz konusu siyasi rolü, Rusya’nın Ukrayna’yı işgal sürecinde Amerikan plan ve çıkarlarını sekteye uğratacak bir gelişme yaşandığında Rusya ile diyalog kurabilecek uzlaştırıcı ülke olmayı içeriyor. Tahıl krizi konusunda siyasi gücünün üstündeki girişimleri ve elde ettiği neticeler Türkiye’nin bu rolünün açık bir göstergesidir. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinden bir ay kadar önce Londra merkezli düşünce kuruluşu Circle Foundation tarafından düzenlenen panelde yaptığı konuşmada "Türkiye, Rusya ile Ukrayna arasındaki gerilimi azaltmak için oynayabileceği her türlü rolü oynamaya hazır. Bunu hem Rusya hem de Ukrayna’nın dostu hem de bir NATO müttefiki olarak yapıyoruz.” (Türkiye Gazetesi 20.01.2022) ifadeleriyle Türkiye’ye verilen uluslararası rolü resmi ağızdan dile getirmişti.
Nitekim Türkiye’nin girişimleriyle İstanbul’da imzalanan anlaşma ile Rusya’nın petrol ve doğalgaz konusunda yaptığı gibi tahıl konusunu da siyasi bir koz olarak kullanmasının önüne geçilmiş oldu.
Rusya her ne kadar anlaşmadan memnun olduğunu açıklasa da hemen bir gün sonra Ukrayna’ya bağlı Odessa limanını seyir füzeleri ile vurarak tahıl konusunu istediği zaman bir koz olarak kullanacağı mesajını vermiş oldu. Ne ilginçtir ki Türkiye Savunma Bakanlığı, Odessa limanına yapılan saldırıyı Rusya’nın kabul etmediğini söyleyip durumu geçiştirmeye çalışırken, Rusya saldırıyı kendisinin yaptığını açıkça ifade etti. Çünkü Türkiye, anlaşmanın başarısızlıkla sonuçlanmasının Amerika ve Avrupa arasındaki birlikteliği zora sokacağını biliyor. Rusya ise tahıl krizinin devam etmesi halinde Avrupa’nın ekonomik sıkıntılarının daha da artacağını ve böylece Rusya’ya yönelik yaptırımların hafifletilmesi konusunda Amerika’ya baskı yapacağını düşünüyor. Zira Euro Bölgesi’nde yüzde 9’lara yükselen enflasyon Avrupa halkını tedirgin ediyor. Dolayısıyla tahıl krizi ile Rusya, Avrupa’nın zaaf noktalarını açığa çıkararak neler yapabileceğini göstermiş oldu. İstanbul’da imzalanan anlaşma ile de Ukrayna tahılının yanında kendi tahıl, gübre vb. ürünlerin ihracatına uygulanan yaptırımları kaldırmış oldu.
Amerika’ya gelince, Rusya-Ukrayna savaşında kendisiyle birlikte yürümesi karşılığında Avrupa’ya verdiği taahhütleri yerine getirebilmiş değil. Zira Rusya-Ukrayna savaşının faturasını ABD değil, enerji ve gıda alanında Rusya’ya bağımlı olan Avrupa Birliği ülkeleri ödüyor. Bu sebeple tahıl krizinin çözüme bağlanması Avrupa’nın ABD yörüngesinde hareket etmeye devam etmesi açısından önem taşıyor. Ancak ne hazindir ki sömürgeci kafir ABD’nin önem arz eden bu çıkarları Türkiye tarafından insani argümanların arkasına saklanarak gerçekleştiriliyor. Oysa aynı Türkiye, Suriye halkının yaşadığı şehirler kafir Rusya ve Esed rejimi tarafından abluka altına alınırken bir girişimde bulunmadı. Yine Türkiye, Suriye’de binlerce Müslüman gıdaya erişemediği için açlıktan ölürken bugünkü hayati rolünü oynamadı. Birleşmiş Milletler’in yaptığı yardım ise Suriye halkına ceset torbaları göndermek oldu.
Dolayısıyla İstanbul’da imzalanan “Tahıl Koridoru Anlaşması” insanları açlık tehlikesinden korumak için değil Amerika ve kafir batının çıkarlarını korumak içindir. Çünkü kapitalist ideolojiyi benimseyen devletler insanlığı asla düşünmezler. Onların hüküm sürdüğü günümüz dünyasında 821 milyon kişi açlığa mahkum edilmiş durumdadır. Onlar için tek kutsal olan şey sömürgeci çıkarları ve yozlaşmış iktidarlarıdır.
İnsana insan gibi muamele edecek, dünyayı sömürgeci kafirlerin çıkardığı suni krizlerden kurtaracak olan tek devlet ise rahmet, bereket ve adaletin nişanesi olan Raşidi Hilafet Devletidir.
وَاِذَا ق۪يلَ لَهُمْ لَا تُفْسِدُوا فِي الْاَرْضِۙ قَالُٓوا اِنَّمَا نَحْنُ مُصْلِحُونَ
“Onlara: "Yeryüzünde bozgunculuk yapmayın" dendiği zaman, "Biz ancak ıslah edicileriz" derler.” (Bakara 11)
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Muhammed Emin Yıldırım