- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Rus Yerleşimciler Kırım’dan Kaçıyorlar
Ve Yakında Yahudiler de İsra ve Mirac Topraklarından Kaçacaklar
Haber:
10 Ağustos 2022 Çarşamba günü, Ukrayna Hava Kuvvetleri, Kırım’daki Saki Hava Üssü'ndeki büyük patlamalarda dokuz Rus savaş uçağının imha edildiğini duyurdu. Bu açıklama, savaşta büyük bir tırmanışı temsil eden Ukrayna saldırısının bir sonucu olduğu yönündeki spekülasyonların ortasında geldi.
Yorum:
Buradaki amaç, Ukrayna’daki savaşın gidişatını detaylandırmak değildir. Ancak Kırım’daki Rus yerleşimcilerin saflarına sirayet eden korku olgusunun üzerinde durmaktır. Nitekim daha önce Stalin döneminde Rusya’nın, Müslüman Tatarları buradan sürgün ettiği, iki milyon Rus yerleşimciyi Kırım’a taşıdığı, onları Müslümanların topraklarına yerleştirdiği, ardından 2014 yılında yıldırım savaşıyla Kırım’ı işgal ettiği, buranın Rusya Federasyonu’na dahil olduğunu ilan ettiği, Rusya yasasını uyguladığı, Kırım halkına Rus vatandaşlığı verdiği, Rusları buraya yerleşmeye teşvik ettiği, onlara Kırım’ı yurt edinmeleri için destek ve imkan nedenlerini sağladığı bilinmektedir.
Saki askeri üssüne yapılan yıldırım saldırısı, sonsuz bir mutluluk içinde yaşadıklarını hayal eden Rus yerleşimciler için şok edici bir sahne oluşturdu. Bu da onları hayallerindeki serabı dağıtan cehennemden kaçmak için sıraya girmeye sevk etti ve rahat bir yaşam sürmek için vatanları olarak gördükleri Kırım’dan ayrılmak istemediklerini haykırmaya başladılar.
Evet, işte bu sahne üzerinde duruyor ve diyoruz ki; İsra ve Mirac topraklarını kirleten yerleşimci sürülerinin sınır dışı edilmelerini engelleyen şey, kendilerini Allah ve Rasulü ile savaşmaya adayan ve ümmeti sömürgeciliğin prangalarından kurtarmaya çalışan herkese baskı uygulayan mücrim yöneticiler ve onların muhafızlarından oluşan Sykes-Picot ahırının bekçi köpekleridir. Ancak bu cömert ümmet, kahraman İbrahim Nablusi ve kahraman oğlunun şehadetini överek kalabalığa şöyle diyen annesi Hansa Nablus gibi destansı kahramanlıklara tanık olmuştur: Hepiniz İbrahim Nablusisiniz. Bu ümmet, bir süre sonra bile olsa galip gelecektir.
Ne Ramallah’ın çeteleri ne de yerleşimci sürüleri, onlara Şeytan’ın vesveselerini unutturacak olan Hilafet Devleti’nin kurarak İslam’ın ve Müslümanların izzetinden başka hiçbir şey talep etmeyen Hizb-ut Tahrir gençlerini tutuklamakla övünen Amman’daki saldırganları başarılı olamayacaktır. Dahası Allah’ın nurunu söndürmeye muvaffak olamayacaklardır.
Onlar, el-Hak Subhanehu’nun şu kavlinden gafildirler: إِنَّ فِرْعَوْنَ وَهَامَانَ وَجُنُودَهُمَا كَانُوا خَاطِئِينَ “Şüphesiz Firavun ile Hâmân ve askerleri yanlış yolda idiler.” [Kasas 8] Ve Subhanehu’nun şu kavlinden: وَاللهُ غَالِبٌ عَلَى أَمْرِهِ وَلَكِنَّ أَكْثَرَ النَّاسِ لَا يَعْلَمُونَ “Muhakkak ki Allah emrinde galiptir. Fakat insanların çoğu bunu bilmezler.” [Yusuf 21]
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Dr. Osman Bahaş