- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Eşcinsellere Hoşgörü Batı’nın Bilimden Geri Çekilmesine ve Gezegenin Yeni Bir Virüsün Yayılma Riskine Maruz Kalmasına Yol Açıyor!
Haber:
Sağlık ve Bilim Muhabiri James Gallagher, geçen hafta BBC’deki haber makalesinde çok önemli bir soru sordu: “Maymun çiçeği: Yine de salgını durdurabilir miyiz?” Nitekim birçoğu, “insanları daha az cinsel ilişki yapmaya ikna etmenin” hastalığı kontrol altına almada çok etkili olacağı gerçeğiyle "ortaya çıkmak" için bunu yaptı ancak bu husustan yeterince uzaklaşıldı mı?
Yorum:
Modern Batı iptal kültürünün katı kısıtlamaları altında yazarken, maymun çiçeği virüsünün yayılmasının eşcinsel yönü hakkında en hafif tabirle biraz çekingendir. Örneğin genel olarak cinsel ilişki hakkında yazıldı ancak resmi Birleşik Krallık verileri, neredeyse tüm vakaların erkeklerin diğer erkeklerle kurdukları cinsel ilişkiden dolayı olduğunu ortaya koymaktadır. Peki o zaman neden eşcinsellikle ilgili soru yazılmadı? Sadece onun olduğunu biliyor ama Batı’da yaşayan herhangi biri şayet eşcinsel aktiviteyi kısıtlama meselesini gündeme getirirse, sözde “gey topluluğuna” karşı ayrımcılık yapmakla suçlanacağını biliyor. Yazar, eşcinsel yönü tamamen de göz ardı etmemiştir. Zira New England Journal of Medicine Dergisi’nde yayınlanan bir araştırma yazısına atıfta bulunarak şunları söylemiştir: “Maymun çiçeği enfeksiyonlarının tahmini %95’i cinsel ilişki yoluyla, özellikle de erkekler arasındaki cinsel ilişki yoluyla bulaşmaktadır.” Ancak bu açıklama, eşcinsellik için daha az ayrımcı görünen araştırma makalesinin sonuçlarının sulandırılmış bir özetedir. Zira “özellikle” kelimesi, enfeksiyonların %95’inin sadece eşcinsel ilişkiden kaynaklandığı anlamına gelmektedir. Aslında enfeksiyonun çok küçük bir kısmı, eşcinsel ilişki dışındaki herhangi bir şeyden kaynaklanmaktadır. Şimdi bırakın New England Journal of Medicine Dergisi kendi adına konuşsun: “Genel olarak enfekte kişilerin %98’i gey veya biseksüel erkeklerdir… Enfekte kişilerin %95’inde cinsel aktivite yoluyla bulaşma şüphesi vardır.” Nitekim bu ifadeler bir araya getirildiğinde, vakaların sadece %2’sinin kanıtlanmış eşcinsel bileşenden yoksun olduğunu ve cinsel yolla bulaşmaların neredeyse %95’inin eşcinsel olması gerektiğini açıkça ortaya koymaktadır.
O halde Batılı hükümetler, neden “insanları daha az 'gey cinsel ilişki' yapmaya ikna etmiyorlar?” Makale, “ortaçağ frengisinden günümüze kadar cinsel yolla bulaşan hastalıklardan alınacak dersin, insanların hala cinsel ilişkide bulunmaları olduğu ve aşılamanın hemen hemen tek seçenek olduğu” önerisinde bulunuyor. Cinselliğe göre yayılan diğer hastalıklarla karşılaştırmak, adil değildir. Zira diğer araştırmalar, virüs bulaşmış kişilerin yaklaşık üçte birinin son üç ay içinde diğer 10 erkekle cinsel ilişkide bulunduklarını ortaya koymuştur. Bu nedenle sorun, genel olarak cinsel ilişkiyle ilgili değildir. Bunun yerine maymun çiçeği, oldukça karışık cinsel aktivite yoluyla yayılıyor. Bu yüzden birçok Batılı hükümet, evli olmayan kişilerin aynı evde birlikte olmalarını yasaklamıştır. Hatta insanların parklarda ve diğer halka açık yerlerde toplanmasına bile kısıtlamalar getirilmiştir. Bu nedenle Batı, Kovid-19 için genel olarak cinsel ilişkiyi ve aslında her türlü teması durdurabilir ancak maymun çiçeği için Batılı hükümetler, eşcinsel buluşma yerlerini kapatmayacak veya on binlerce insanın yıllık “onur geçit törenleri” için bir araya gelmesini engellemeyeceklerdir. Hatta herhangi birisi, Kovid-19’un maymun çiçeğinden çok daha bulaşıcı olduğunu ve bu nedenle daha katı düzenlemelere ihtiyaç duyduğunu bile iddia edebilir. Sorun şu ki; maymun çiçeği değişebilir ve Batı dünyası ne kadar uzun süre hareketsiz kalırsa, virüsün toplumlarımızın tüm sektörleri arasında yayılma şansı bir o kadar artacaktır. Eğer bu olursa; o zaman sadece hepimizi tehlikeye atabilecek kadar liberal hale gelen Batı değil, tüm dünya acı çekecektir. Ama gururla yaydığınız sapkın özgürlüklerle yüzleşmek ve toplumlarının kontrolünü ele geçiren cinsel sapıklık savunucularını aşağılama riskini göze almak yerine; yeterli doz mevcut olmamasına ve bu aşıların etkinliği kanıtlanmamasına rağmen bariz gerçekleri görmezden gelecekler ve aşı biliminden vazgeçeceklerdir. Böylece onlar, liberalizm adına gezegenin sağlığıyla kumar oynuyorlar ve enfeksiyonla mücadelenin bilimsel ilkelerine sırtlarını dönüyorlar.Allah bizleri, onların ideolojik aptallığından korusun.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Dr. Abdullah Rubin