- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Pakistan Rusya’ya mı Yöneliyor?
Haber:
Pakistan ve Rusya, iki ülke arasındaki ticaret maliyetlerini kolaylaştırmayı ve azaltmayı amaçlayan ikili bir ticaret anlaşması imzaladı.Anlaşma, Rusya’nın Kazan kentinde 19 Mayıs 2023’te sona eren ve üç gün süren İslam Ülkeleri Ekonomik Konferansı’nda imzalandı. 85 ülkeden katılımcıları bir araya getiren konferans, ticari fikirler alışverişi için bir platform sağladı.
Yorum:
Pakistan’da, Rusya’nın coğrafi yakınlığı nedeniyle kendi çıkarlarını karşılamaya daha uygun olduğu, şartların Amerika gibi ilişkileri dayatmadığı ve onun teknolojik transfere bir itiraz etmediği şeklinde bir söylenti dolaşıyor. Bu, Pakistan’ın dış politikada bağımsız olduğunu tasvir etmek ve askeri liderliğin Amerika’nın emirlerine boyun eğmesini gizlemek için ordu tarafından desteklenen bir söylentidir.
Rusya ile Pakistan arasında imzalanan son ekonomik anlaşma, İslamabad’ın dişlerini gösterdiğinin ve Amerika’nın kontrolünden ve şecaatinden kurtulduğunun kanıtı olarak tasvir edildi; çünkü Rusya, Ukrayna’daki saldırganlığından dolayı Batı’nın sert yaptırım sistemlerine maruz kalıyor. Ancak ciddi jeopolitik bir gözlemci açısından olana gelince; kişi, bu söylentinin hatalı ve gerçeklerden uzak olduğunu ve Rusya-Pakistan ilişkilerinin Amerika’nın Pakistan ve Rusya planlarıyla uyum içerisinde olduğunu fark edecektir.
Amerika Birleşik Devletleri, ajanlarının düşmanlarıyla veya stratejik çıkarları için tehdit olarak tanımladığı kişilerle top oynamalarında hiçbir zaman bir sorun görmedi. Ancak bunu, stratejik çıkarlarını güvence altına almak için yaptı. Zira Amerika bir Süpermen değildir ve gerek iç krizler, gerekse diğer savaşlara girmek için kaynaklarını yayma ihtiyacı noktasında gergin olduğundan dolayı, onun için Rusya’nın, ajanı Pakistan ile ekonomik ilişkiler kurmasında bir sorun yoktur; zira bu, ajanının istikrarına yardımcı olacaktır. ABD için kabus olan senaryo, Pakistan’ın çökmesi, yönetimin sadık Müslümanlar tarafından teslim alınması ve Hilafetin kurulmasıdır.
Bu nedenle Amerika, kendi stratejik hedefleri için ajanlarının düşmanlarıyla, bu durumda Rusya ile ilişkiler kurmasını desteklemekte, bu durumda da Pakistan'ın zayıflayan ekonomisine yardım etmekte ve Pakistan sokaklarındaki Amerikan karşıtlığı kamuoyu arasında İslamabad’ın teslimiyetini gizlemektedir… Benzer bir hikayeyi, Suudi Arabistan ve Mısır gibi Amerika’nın diğer ajanları arasında da görmek mümkündür; zira bu ikisini, Çin ağırlıklı bir örgüt olan BRICS örgütüne dahil etmek için çalışıyor.
Amerika’nın Rusya için planı, onu yok etmek ya da tamamen çökmesini sağlamak için olmadı, ancak gerektiğinde onu kısıtlamak ve kontrol etmek için çalıştı. Nitekim Kafkasya ve Orta Asya’ya yönelik stratejik hedeflerinin okumalarına dayanarak, bir güvenlik boşluğunun ortaya çıkmasını önlemek ve kilit stratejik ve jeo-ekonomik bölgeler üzerindeki Çin hegemonyasını engellemek için Rusya'nın bölgesel bir güç olarak varlığıyla hiçbir sorunu olmadı. Ancak Gürcistan ve Kırım’ın yanı sıra Suriye gibi diğer dosyalarda yaptığı gibi çizgiden çıktığı anda Rusya’yı cezalandırmaya hazırdır, sonra Rusya’yı Ukrayna’ya çekmesinin amaçlarından biri de, Suriye’de kırmızı çizgileri aştığı için Rusya’yı cezalandırmaktır. Yukarıda belirtilenler; Ukrayna’ya yönelik saldırganlığı nedeniyle Rusya’ya yapılan Batı yaptırımlarına rağmen Amerika’nın, Rusya ile ekonomik ilişkiler kurma konusunda neden Pakistan veya Hindistan ile bir sorun yaşamadığını açıklıyor. Dolayısıyla bu ilişkiler, Rus devletinin ayakta kalmasına ve kilit stratejik bölgelerde bir çapa olarak çalışmaya devam etmesine izin veriyor.
Sonuç olarak Rusya ile Pakistan arasındaki ekonomik ilişkiler, İslamabad’ın dış politikasındaki bir değişikliği yansıtmadığı gibi karar alma noktasında da bağımsız olduğunu göstermemektedir, aksine ABD’nin Pakistan ve Rusya’ya yönelik planlarıyla uyumlu olduğunu göstermektedir. Stratejik bağımsızlığın, Pakistan askeri kurumunun Amerikan örtüsünden sıyrıldığında geleceği doğrudur; ancak bu, sadece Pakistan’ı kurtarmak için değil, tüm Müslüman ülkeleri için Hilafeti yeniden kurmak isteyen samimi Müslümanlara nusret vermekle olacaktır.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Muhammed Ebu Davud