- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Türkiye Seçimleri… Ve Ehven-i Şerreyn
(İki Şerden Daha Hafif Olanı Tercih Etme)
Haber:
El-Cezire Net 26/05/2023 Cuma günü, “Türkiye seçimleri... İki Kürt partisi Kılıçdaroğlu’na desteğini yinelediler ve Erdoğan yabancı seçmenlere teşekkür ediyor” başlığı altında bir haber yayınladı. Haberde şöyle geçti:
İki Kürt partisi olan Yeşil Sol Parti ve Halkların Demokratik Partisi, Türkiye Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turunda muhalefet adayı Kemal Kılıçdaroğlu’na desteklerini sürdürdüklerini açıklarken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da yurtdışındaki seçmenlere oylamaya katıldıkları için teşekkür etti.
Bu, yabancı seçmenlerin birinci tura kıyasla ikinci turda rekor bir katılım kaydettiği bir zamana denk geldi.
Buna karşılık Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yurtdışındaki seçmenlere cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turuna oy kullanmak amacıyla katıldıkları için teşekkür etti.
Erdoğan dün akşam -Twitter’da attığı bir tweette- şunları söyledi: “Yurt dışında 20 Mayısta başlamasının ardından oy kullanma süreci tamamlandı; sandık başına akın ederek iradesini ortaya koyan kardeşlerime ve dünyanın her yerinde halkımızı gururla temsil eden herkese teşekkür ediyorum.”
Yorum:
Türkiye’de seçimlerin, İslam ile küfür arasında olduğunu ve ister Erdoğan, ister Kılıçdaroğlu isterse Sinan Oğan olsun adaylardan birinin İslam’a dayalı siyasi ve ekonomik bir program sunduğunu düşünenler yanılıyorlar. Zira onların tamamı, kişiliklerine, bazılarının bireysel ibadet sıfatıyla İslam’a olan bağlılıklarına veya isterseniz tamamen ruhbanlık olduğunu söylememize bakmaksızın bu tür siyasi ve ekonomik programlardan uzaktır. Zira adayın, bireysel olarak dini koruyan “mütedeyyin” biri olması ile asıl olarak sunulan siyasi ve ekonomik programlar arasında hiçbir ilişki yoktur. Bu yüzden Erdoğan’ın kazanmasıyla din ve şeriat, kokuşmuş kapitalizm ve laikliğin yerini almayacağı gibi Kılıçdaroğlu’nun kazanmasıyla da din elden gitmeyecektir. Zira bizzat din, sadece basireti kör olanların inkar edebileceği şekilde açık ve net olarak siyasi programların dışında bırakılmaktadır.
Türkiye seçimleri ve bu seçimlerde insanların oyları, milliyetçilik, mezhepçilik, faydacı çıkarlar ve tamamen laik Kemalizm’e karşılık diğer dini duygular gibi çeşitli faktörler tarafından yönlendirilmektedir. Dolayısıyla bu seçimlere yakından baktığımızda, Türkiye’deki seçmenlerin çoğunun ya dini ya da Türk milliyetçiliği ile karışık dini duygulara sahip kişiler olduklarını görürüz. Bu nedenle bu seçimlerdeki adayların, seçmenlerin oylarını kazanmak için dini istismar ederek dini duyguları okşamaya hırs gösterdiklerine tanık olduk. Bu yüzden Türkiye’deki seçim sonuçları ne olursa olsun, Türkiye’de laik Kemalizm’e dayalı yönetim sisteminin temellerinin değişeceği tasavvur edilemez. Çünkü basitçe bu iki ana aday Erdoğan ve Kılıçdaroğlu, bunun için çalışmadıkları gibi kesinlikle bunu düşünmemektedirler. Zira ikisinin de her fırsatta, insanların Rabbinin şeriatını dışlayan beşeri bir sistem olmasından dolayı bir zulüm olması hasebiyle bu kokuşmuş zalim sistemin bekasına vurgu yaptıklarını görüyoruz. Nitekim Allahu Teala şöyle buyurmuştur: وَمَنْ لَمْ يَحْكُمْ بِمَٓا اَنْزَلَ اللّٰهُ فَاُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الظَّالِمُونَ “Allah’ın indirdikleriyle hükmetmeyenler zalimlerdir.” [Maide 45] Dolayısıyla Müslümanların vacibi, bu araçları kaldırıp atmak ve onları şeriat ile yönetecek ve Müslümanların onu sevmeye, onun da Müslümanları sevmeye düşkün olacak bir yöneticiyi nasbetmektir.
Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem, şöyle buyurmuştur: خِيارُ أئِمَّتِكُمُ الَّذِينَ تُحِبُّونَهُمْ ويُحِبُّونَكُمْ، وتُصَلُّونَ عليهم ويُصَلُّونَ علَيْكُم، وشِرارُ أئِمَّتِكُمُ الَّذِينَ تُبْغِضُونَهُمْ ويُبْغِضُونَكُمْ، وتَلْعَنُونَهُمْ ويَلْعَنُونَكُمْ... “Hayırlı imamlarınız: onları seversiniz, onlar da sizi severler, onlar için dua edersiniz onlar da sizin için dua ederler. Şerli imamlarınız ise; onlardan nefret edersiniz, onlar da sizden nefret ederler, onlara lanet edersiniz, onlar da size lanet ederler…” [Müslim rivayet etti]
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Bessâm El-Makdisî