- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Erdoğan, Kur’an’ı Yakan İsveç’i NATO’ya Kabul Etmekle Ödüllendiriyor, Peki Danimarka’yı Ne İle Ödüllendirecek Acaba?
Haber:
Türkiye Dışişleri Bakanlığı Pazartesi günü Danimarka’nın başkenti Kopenhag’da Kur'an-ı Kerim’e yönelik tekrarlanan saldırıları şiddetle kınadı.
Türkiye Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Bugün Kopenhag’da kutsal kitabımız Kuran-ı Kerim’e karşı tekrarlanan aşağılık saldırıları en güçlü şekilde lanetliyoruz.” Dışişleri şu eklemede de bulundu: “Danimarka makamları, uluslararası sorumlulukları çerçevesinde hareket etmeli ve İslam dinine ve milyarlarca inananına yönelik nefreti körükleyen bu çirkin eylemlerin önlenmesi için gerekli tedbirleri almalıdır.”
Uluslararası medya, günün erken saatlerinde çok sayıda kişinin Kopenhag’daki Irak büyükelçiliği önünde Kuran-ı Kerim’i yaktığını bildirdi.
Cuma günü de Danimarkalı aşırı sağcı ve İslam karşıtı bir grup, Kopenhag’daki Irak büyükelçiliği önünde Kur’an-ı Kerim’in bir nüshasını yaktı. (Rusya El-Yevm)
Yorum:
Müslüman ülkelerinin çoğunun tüyleri diken diken oldu ve İsveç’te Kur’an-ı Kerim’in yakılmasını kınayan yazılar yazdı ve en çok kınayan, eleştiren ve yaygara koparanlardan biri de bu eylemden dolayı Avrupa’yı disipline etme sözü veren Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’dı. Sonra bu tehdidin uygulanmasında, Kuran’ı yakmanın ödülü olarak İsveç’in NATO’ya girmesi için Türkiye’nin şartlarını kaldırdı. Evet, Avrupa ve İsveç’i disipline etmenin yolu işte budur! Nasıl böyle ikiyüzlü olabiliyor?! Dolayısıyla mesele, eşi görülmemiş bir ikiyüzlülük veya ikili bir kişilik vakıası haline gelmiş olup bu da özel ve belirgin bir şizofreni vakasıdır; zira ortada İslam’ı seven Türkiye halkına hitap eden bir Erdoğan figürü var, bir de Batı’ya hitap eden ve ona yalvaran tamamen farklı bir Erdoğan figürü var.
Talihsiz olan ise Erdoğan’ın kişiliğindeki bu ikiyüzlülük halinin, şakşakçılar ve kuyruklar tarafından yaratıcı bir karizma, siyasi bir deha, büyük bir deneyim, dünyanın ve Batı’nın halklarının kaderlerine tahakküm etme ve Batı ülkelerini ve Amerika’yı parmaklarının ucunda oynatma konusunda eşi benzeri görülmemiş bir yetenek ve böylece dünyadaki siyasi oyunun tüm iplerini kontrol etme şeklinde yorumlanmasıdır.
Acaba Erdoğan, Kur’an-ı Kerim'i yakma suçundan dolayı Danimarka’yı ne ile ödüllendirecek? Ve ona hangi kolaylıkları sunacak?!
Türkiye medya organlarının, Türkiye’yi dünyanın en güçlü ordularından ve dünyanın en güçlü ekonomilerinden birine benzettiği bir zamanda, Türkiye ordusunun Kur’an-ı Kerim’in yakılması suçu karşısında sessiz kaldığını görüyoruz! Sanki mesele onu hiç ilgilendirmiyormuş gibi! O halde Allah’ın Kitabı yırtıldığı, kirletildiği ve yakıldığı halde ordu bu konuda hiçbir şey yapmıyorsa, dahası Erdoğan İsveç’in NATO’ya girmesini kolaylaştırıyorsa güçlü bir ekonominin ve güçlü bir ordunun ne faydası var ki?!
Başımızdaki yöneticiler ne kadar da kötüler; zira onlardan kimisi Allah’a, Rasulü’ne ve İslam ümmetine olan düşmanlığıyla açığa çıkıyor kimisi de İslam ile hiçbir ilgisi olmadığı halde İslam kılıfına bürünür ve her iki taraf da Allah’a ve Rasulü’nü destek vermiyorlar, aksine Allah’ın düşmanları olan Amerika’yı, Rusya’yı, İngiltere’yi ve Fransa’yı dost ediniyorlar…
Allah’ın izniyle yakında Hilafet kurulacak ve Hilafet, Allah’ın Kitabı’nı yakanlardan intikam alacak, ordusu da sadece suçlulardan ve din düşmanlarından intikam alacağı gibi Müslümanların kutsallarına saldıran zina çocuklarını disipline edecektir. Müslümanların başındaki yöneticilere gelince; her iki cihanda da Allah katından gelecek aşağılanmaya, terk edilmeye ve rezilliğe müstahak olacaklardır.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Dr. Memduh Ferec