- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Arap Kapılarının Yahudi Varlığına Açılması!
Haber:
Yahudi Dışişleri Bakanı Eli Cohen, Bahreyn Dışişleri Bakanı Abdullatif al-Zayani’nin de katılımıyla varlığının Bahreyn’deki büyükelçiliğinin genel merkezini resmen açtı.(El-Cezire, uyarlanmıştır)
Yorum:
Bahreyn rejimi, kindar varlığının büyükelçiliğini açması için işgalci Yahudi’yi ayakta alkışlayarak karşıladı ki bu, Rab olarak Allah’tan, din olarak İslam’dan ve Nebi ve Rasul olarak Muhammed Sallallahu Aleyhi ve Sellem’den razı olan her bir Müslümanın kalbini parçalayan bir sahnedir.
Bu ve “Suudi rejiminin normalleşme için zemin hazırlama hareketleri! Cenin’deki otoritenin Yahudi varlığının operasyonlarını destekleme hareketleri! Ürdün’ün ayırma çiti konusundaki sessizliği! Mücrim varlığın büyükelçisinin Umman’a gelmesi! Mübarek topraklarda olayların patlak vermesini önlemek için Sisi’nin aşağılık hareketleri!...” (Hizb-ut Tahrir Mübarek Toprak (Filistin) Medya Bürosu’nun basın yorumundan alıntılanmıştır) gibi diğerlerinin gerçekleştiği bir zamanda Yahudi sürüleri, mübarek Mescid-i Aksa’yı kirletiyor, mücahitleri öldürüyor ve silah ve polis köpeği tehdidi altında Müslümanları çırılçıplak soyunmaya zorlayarak onurlarını çiğniyorlar!
Arap rejimleri, İslam ümmetinin evlatları içindeki akıl sahiplerinin, Yahudi varlığının Arap rejimlerinin gölgesi olduğu ve şayet Arap rejimleri olmamış olsa onun günün bir saati bile kalamayacağı şeklinde sürekli olarak tekrarladıkları bir gerçeği teyit ediyorlar!
Bir Müslüman, mübarek İslam toprağı Filistin’i ve mübarek Mescid-i Aksa’yı gasp eden Yahudi varlığı ortadan kalkmadıkça yaşamdan bir tat almayacak ve Müslüman da, gaspçı Yahudi varlığını koruyan kindar sömürgeci Haçlı varlıklarının enkazları üzerine Nübüvvet Minhacı üzere İkinci Raşidi Hilafet Devleti’ni kurmadıkça Yahudi varlığını ortadan kaldıramayacaktır. O halde ümmetin orduları, Filistin’i kurtarmak için doğru bir hedefe doğru harekete geçsinler.
وَقَضَيْنَا إِلَى بَنِي إِسْرَائِيلَ فِي الْكِتَابِ لَتُفْسِدُنَّ فِي الأَرْضِ مَرَّتَيْنِ وَلَتَعْلُنَّ عُلُوّاً كَبِيراً * فَإِذَا جَاء وَعْدُ أُولاهُمَا بَعَثْنَا عَلَيْكُمْ عِبَاداً لَّنَا أُوْلِي بَأْسٍ شَدِيدٍ فَجَاسُواْ خِلاَلَ الدِّيَارِ وَكَانَ وَعْداً مَّفْعُولاً * ثُمَّ رَدَدْنَا لَكُمُ الْكَرَّةَ عَلَيْهِمْ وَأَمْدَدْنَاكُم بِأَمْوَالٍ وَبَنِينَ وَجَعَلْنَاكُمْ أَكْثَرَ نَفِيراً * إِنْ أَحْسَنتُمْ أَحْسَنتُمْ لِأَنفُسِكُمْ وَإِنْ أَسَأْتُمْ فَلَهَا فَإِذَا جَاء وَعْدُ الآخِرَةِ لِيَسُوؤُواْ وُجُوهَكُمْ وَلِيَدْخُلُواْ الْمَسْجِدَ كَمَا دَخَلُوهُ أَوَّلَ مَرَّةٍ وَلِيُتَبِّرُواْ مَا عَلَوْاْ تَتْبِيراً * عَسَى رَبُّكُمْ أَن يَرْحَمَكُمْ وَإِنْ عُدتُّمْ عُدْنَا وَجَعَلْنَا جَهَنَّمَ لِلْكَافِرِينَ حَصِيراً“Biz, Kitap’ta İsrailoğullarına: Sizler, yeryüzünde iki defa fesat çıkaracaksınız ve azgınlık derecesinde bir kibre kapılacaksınız, diye bildirdik.Bunlardan ilkinin zamanı gelince, üzerinize güçlü kuvvetli kullarımızı gönderdik. Bunlar, evlerin arasında dolaşarak (sizi) aradılar. Bu, yerine getirilmiş bir vaat idi. Sonra onlara karşı size tekrar (galibiyet ve zafer) verdik; servet ve oğullarla gücünüzü arttırdık, sayınızı daha da çoğalttık.Eğer iyilik ederseniz kendinize etmiş, kötülük ederseniz yine kendinize etmiş olursunuz. Artık diğer cezalandırma zamanı gelince, yüzünüzü kara etsinler, daha önce girdikleri gibi yine Mescid’e (Süleyman Mabedine) girsinler ve ellerine geçirdikleri her şeyi büsbütün tahrip etsinler (diye, başınıza yine düşmanlarınızı musallat kıldık). Umulur ki rabbiniz size acır. Ama eğer yine fesatçılığa dönerseniz biz de cezayı tekrarlarız. Biz cehennemi kâfirler için ebedî bir ceza yeri yaptık.” [İsra 4-8]
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Abdulaziz Munîs - Kuveyt