- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Danimarka’da Gelmekte Olan Kur’an’ı Yakma Yasağı, Hilafete Olan İhtiyacı Kanıtlıyor
Haber:
Danimarka hükümeti, 25 Ağustos 2023'te Adalet Bakanlığı’nın resmi internet sitesi aracılığıyla, Kur'an-ı Kerim'in yakılmasını önlemek için bir kanun tasarısı hazırladığını duyurdu. Bu ise Danimarka’nın uzun yıllar boyunca Kur’an-ı Kerim’in yakılmasının temelini attığı ve bunu da “ifade özgürlüğü” ile meşrulaştırdığı gerçeğiyle tam bir tezat oluşturuyor. Peki bu inkılabın nedeni nedir ve bundan neler öğrenebiliriz?
Yorum:
Danimarka devleti beş yıl boyunca kafir Rasmus Paludan'a eşlik etti ve onu korudu; böylece diğer hususların yanı sıra Kur’an-ı Kerim’i de yakmak yoluyla hiçbir engel olmaksızın İslam’ın imajını çarpıtma imkânı bulmuştur.
Müslüman nüfusun yoğun olduğu yerleşim bölgelerinde birkaç yıl polis koruması altında Kur’an-ı Kerim’i yakmış, Muhammed Sallallahu Aleyhi ve Sellem’e hakaret etmiş ve Müslüman kadınlara “fahişe” gibi hakaretlerde bulunmuştur. Dahası Danimarka polisinin Kur’an’ı yakabilmesi için kendisine çakmak gazı sağladığını ve bir polis memurunun Müslüman nüfusu “fare” olarak nitelendirdiğini gösteren videolar bile vardır.
Danimarka devleti, Müslümanlara yönelik bu açık ihlalini, Danimarka’da ifade özgürlüğünün olduğu sözleriyle gerekçelendirmiştir. Aynı gerekçeyi, 2005 yılında Rasul Sallallahu Aleyhi ve Sellem’e yönelik nefret dolu karikatürlerin çizilmesini meşrulaştırmak için de kullanılmıştı.
Danimarka devleti, Kuran’ın yakılmasını yasaklayan bu ani kararla ifade özgürlüğünün bir yalan olduğunu kanıtlamıştır. İslam’ın sembollerini ihlal etmek, sadece İslam’a yönelik halisane nefretinden kaynaklanmakta ve bunu da ifade özgürlüğü gibi sloganlarla gerekçelendirmektedir.
Danimarka hükümetinin ani geri çekilmesi, Paludan ve diğerlerinin birçok Müslüman ülkesinin büyükelçilikleri önünde Kur’an-ı Kerim’i yakmaya başlamasının ardından Müslüman ülkelerinde Danimarka ürünlerinin boykot edilmesi korkusundan kaynaklanıyor.
Bu da hain rejimleri, konuyu İslam İşbirliği Teşkilatı’nın 31 Temmuz 2023’teki toplantısında gündeme getirerek cevap vermeye zorlamıştır. Hain rejimler, Danimarka’da Kur’an-ı Kerim yakıldığında kabir sessizliğine büründüler ama sadece kendi elçiliklerinin önünde gerçekleştiği için cevap verdiler.
Danimarka, Ocak 2006’da bazı Müslüman ülkelerinde malları boykot edilmeye başladığında büyük ekonomik kayıplara uğramıştı. Şayet bu tekrar meydana gelirse, Danimarka iş dünyası için gerçek bir kâbus olacaktır. Nitekim Danimarka’daki gerçek yöneticiler, tüm liberal demokrasilerde olduğu gibi ekonomik seçkinlerdir. Dolayısıyla onlar, siyasilere yeni bir boykotu kabul etmeyeceklerine dair net sinyaller vermişlerdir.
Bu nedenle Danimarka Dışişleri Bakanı, İslam İşbirliği Teşkilatı Başkanı ile temasa geçmiş ve ona Danimarka’nın Kur’an-ı Kerim’in yakılmasını yasaklayacağı sözünü vermiştir; bu da hain rejimlerin Kur’an-ı Kerim’in yakılmasını kınamakta ısrar etmesine neden olmuştur.Sonra Danimarka Başbakanı -aniden büyük bir bilgelikle- "Kitaplar yakılmamalı, okunmalıdır" dedi!
Danimarka’nın Kuran'ın yakılması konusunda ani geri adım atması, İslam karşıtı ülkelere karşı işe yarayan tek şeyin yaptırımlar olduğunu kanıtlıyor; bu da bir kez daha İslam ümmetinin, kendisini temsil edecek ve İslam düşmanlarını İslam’ın kutsallarına saygısızlık etmekten caydıracak muhlis İslami bir liderliğe şiddetle ihtiyacı olduğunu kanıtlıyor.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Teymullah Ebu Leben