Pazar, 22 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/24
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Allah’a Karşı Cüretkârlık mı Gösteriyorlar?!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Allah’a Karşı Cüretkârlık mı Gösteriyorlar?!

Haber:

Yasama Meclisi olağan toplantısı Üst Meclis’te gerçekleştirildi ve toplantıda milletvekilleri, “Ceza Kanunu ile İdari Sorumluluk Kanununda değişiklik ve eklemeler yapılmasına ilişkin” yasa tasarısını tartıştılar. Tasarıya göre evlilik hayatında iki veya daha fazla eşle birlikte yaşamayı teşvik etmeye yönelik idari sorumluluk, kadın ve erkek arasındaki eşit hakların açıkça reddedilmesi olarak tanımlanmaktadır.

Kamu düzenini korumaya yönelik alınan tedbirlerin ve özellikle “Güvenli Şehir” kavramı çerçevesinde yürütülen bilgilendirme programlarının etkinliğini artırmak amacıyla, kamuya açık yerlerde yüzün kimliğin belirlenmesine izin vermeyecek ölçüde kapatılmasına ilişkin idari sorumluluk tedbiri getiriliyor.

Toplantıda, bu yasa tasarısının kabul edilmesinin, milliyetler arasındaki uyumu, toplumdaki dini hoşgörüyü, kadın ve çocuk haklarının güvenilir bir şekilde korunmasını daha da güçlendireceği ve kamu düzenini korumaya yönelik çabaların etkinliğini artıracağı kaydedildi.

Milletvekilleri yasa tasarısını ikinci ve üçüncü okumada kabul ederek Senato’ya göndermelerine karar verildi. (Kun. Uz, 5 Eylül 2023)

Yorum:

Özbekistan parlamentosundaki Yasama Meclisi milletvekilleri, nüfusun yüzde doksanının Müslüman olduğu gerçeğini göz ardı ederek acil sorunları bir kez daha atladılar ve var olmayan sorunları gündeme getirip yeni bir yasa tasarısı üzerinde düşündüler. Tasarıya göre ulusal, ırksal, etnik veya dini bağlılığa ve evliliği kanuna uygun olarak tescil edilmemiş kişiler arasındaki dini evlilik sözleşmesinin ifasına dayalı olarak bir grup insanın diğer gruplara göre üstünlüğü veya aşağılığı propagandası hakkında idari ve cezai sorumluluğun tesis edilmesi öngörülüyor.

Bu şekilde onlar, Allah’ın hükümlerine karşı cüretkârlık gösteriyorlar. Oysa ülkemizdeki milliyetler arasında bir nefret sorunu bulunmamaktadır. Şayet durum böyle olsaydı, binlerce Rus, Koreli, Çinli ve diğer milletlerden temsilcilerin ülkemize toplu olarak yerleştirilmesi imkânsız olurdu. Ayrıca yabancı iş adamlarının çocuklarımızı şirketlerinde, fabrikalarında ve laboratuvarlarında ucuz işçi olarak kullandıkları bir sır değildir. Irkçı ve etnik ayrımcılıktan bahsetmenin de hiçbir temeli yoktur. Dini üstünlük iddiasına gelince; Müslümanların diğer din mensuplarına karşı böyle bir iddiada bulundukları gözlemlenmemiştir.        Bilakis tam aksine Buhari’nin bu ülkesinde Müslümanların hakları çiğnenirken, Yahudiler, Hıristiyanlar, hatta ateistler bile inançlarını özgürce yaşıyorlar. Aslında Kur’an-ı Kerim ayetleri, alemlerin Rabbi Allahu Teala’nın, İslam’ı bütün dinlere üstün kıldığını açıkça belirtmiş ve Allah katında makbul olan dinin İslam olduğunu haber vermiştir. Allahu Teala şöyle buyurmuştur: إِنَّ الدِّينَ عِنْدَ اللهِ الْإِسْلَامُAllah katında hak din İslam’dır.” [Al-i İmran 19] Ve Subhanehu şöyle buyurmuştur: هُوَ الَّذِي أَرْسَلَ رَسُولَهُ بِالْهُدَى وَدِينِ الْحَقِّ لِيُظْهِرَهُ عَلَى الدِّينِ كُلِّهِ وَلَوْ كَرِهَ الْمُشْرِكُونَMüşrikler istemese bile dinini bütün dinlere üstün kılmak için peygamberini hidayet ve hak ile gönderen O’dur.” [Saf 9]

İki veya üç kadınla evliliğin, kanuna uymayan şerî bir evlilik olmasına gelince; aynı şekilde bu, ülkenin sorunlar sarmalında boğulduğuna gerekçe olarak kullanılabilecek acil bir sorun değildir. Çünkü okullarda kız ve erkek çocukların birlikte eğitim görmesi nedeniyle kızların hamile kalması acı verici bir sorun olmasına rağmen şerî nikah akdiyle evliliğin yapılmasının yasaklanması meselesiyle uğraşmak son derece mantıksızdır! Dahası iki, üç veya dört kadınla evlenmek, İslam’da şerî bir hükümdür. Zira Allahu Teala şöyle buyurmuştur: فَانْكِحُوا مَا طَابَ لَكُم مِّنَ النِّسَاءِ مَثْنَى وَثُلَاثَ وَرُبَاعَBeğendiğiniz (veya size helal olan) kadınlardan ikişer, üçer, dörder alın.” [Nisa 3]

Şunu da söylemek gerekir ki; yetimhanelerdeki kız çocuklarına devlet görevlileri tarafından tecavüz edilmesiyle ilgili suçlar, Allah’ın şeriatının hükmüne aykırı olan kanunların uygulanmasının bir sonucudur. Dolayısıyla sorun çok eşlilikte değil, aksine ona yönelik dayatılan yasaklardadır.

Ayrıca kimlik tespiti bahanesiyle kamusal alanlarda başörtüsü takmanın suç sayılması da mantıksızdır; çünkü kamusal alanda en korkunç ahlaksız suçları işleyen kadınlar, sadece kimlikleri değil, aksine tüm bedeni tespit edilen kadınlardır.

Bu konuyu gündeme getirmek yoluyla sadece hükümetteki yasa koyucuların bu alanda mantıksız hareket etmelerini değil, aynı zamanda yasa düzenlemelerinin de başlı başına mantıksız olduğunu söylemek istiyoruz. Çünkü insanlık için her alanda kanun koyma yetkisi yalnızca Allah’a aittir. Bu nedenle hükümetin Müslümanlarla ilgili çıkardığı bu kanunda, insanları yoktan var eden alemlerin Rabbine karşı bir cüretkarlık daha bulunduğunu noktasında uyarmak istiyoruz. Aynı zamanda halkımızı, hükümetin kararlarını onaylama, rezillik girdabında boğulma ve dünya ve ahirette acı azaplara maruz kalma noktasında uyarıyoruz; çünkü bu fitnenin şerri, sadece zalimlere değil, herkese isabet edecektir.

وَاتَّقُوا فِتْنَةً لَا تُصِيبَنَّ الَّذِينَ ظَلَمُوا مِنْكُمْ خَاصَّةً وَاعْلَمُوا أَنَّ اللَّهَ شَدِيدُ الْعِقَابِ

Öyle bir fitneden sakının ki içinizden yalnızca zulmedenlere dokunmakla kalmaz (size de dokunur). Bilin ki Allah’ın azabı çok çetindir.” [Enfal 25]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

İslam Ebu Halil – Özbekistan

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER