Pazar, 22 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/24
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Biden’ın Koridoru Sadece İslam Düşmanlarına Hizmet Ediyor!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Biden’ın Koridoru Sadece İslam Düşmanlarına Hizmet Ediyor!

Haber:

Yeni Delhi’deki G20 zirvesinin oturum aralarında Amerika, Hindistan, Suudi Arabistan, BAE, Fransa, Almanya, İtalya ve Avrupa Birliği, veri iletimi için kabloların yanı sıra demiryolları, bağlantı limanları, elektrik ve hidrojeni taşıyacak hat ve boru hatlarının döşenmesi gibi geniş bir ekonomik koridorun kurulmasına yönelik mutabakat zaptı imzaladılar; proje fikrinin sahibi ABD Başkanı Joe Biden olduğundan dolayı bazıları bunu “Biden Koridoru” olarak adlandırdı.

ABD Başkanı projeyi tarihi olarak nitelendirdi ve Biden’ın duyurusu, Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsünün, Pekin’in önümüzdeki Ekim ayında ev sahipliği yapacağı üçüncü “Kuşak ve Yol” girişimi forumuna 90 ülkenin katılacağını teyit ettiği açıklamasından iki gün sonra geldi.

Ayrıca yorumcular, Amerika’nın duyurusunu Şi Cinping’in G20 zirvesine katılmamasına bağladı; zira siyasi ve güvenlik analisti Faran Jeffrey, Şi’nin küçük düşmemek için toplantıya katılmadığını söylerken analist Velina Chakarova ise bu adımın Çin-Hindistan rekabeti çerçevesinde atıldığına inanıyor.

Öte yandan Yahudi varlığının Başbakanı Binyamin Netanyahu, ekonomik koridorun duyurusunu tebrik etti ve Cumartesi günü sosyal medya platformlarında varlığının ana istasyonu olacağını belirttiği projenin güzergahını haritalarla gösteren bir video klipte yer aldı ve şöyle dedi: ““İsrail” devleti vatandaşlarına “İsrail’in” bu ekonomik koridorda önemli bir kavşak haline geldiğine dair iyi haberi vermekten mutluluk duyuyorum.” Bu projenin vizyonunun “Ortadoğu bölgesinin özelliklerini yeniden şekillendirdiğine” dikkat çekti. Ve şöyle ekledi: “Washington projeye katılmak için birkaç ay önce “İsrail” ile temasa geçti; o tarihten bu yana bu atılımı gerçekleştirmek için yoğun diplomatik temaslar gerçekleşti.” Netanyahu projeyi, ““İsrail” tarihindeki en büyük işbirliği” olarak nitelendirdi.

Yorum:

Bu büyük ekonomik koridorun ABD Başkanı Joe Biden’ın sponsorluğunda inşa edilmesi için Avrupa ülkeleri ve Hindistan arasında bir mutabakat zaptı imzalanması, Amerika’nın “Kuşak ve Yol” olarak bilinen Çin koridoruna karşı koyma noktasındaki en büyük başarısı olarak değerlendiriliyor; dahası Çin projesinin önünde duran ve Çin’in ekonomik olarak en büyük hedefi olan Avrupa’ya ulaşmasını önleyen aşılmaz bir engel olarak değerlendiriliyor; aslında bu, Kuşak ve Yol projesinin tamamlanmasını engelleyen pratik bir başarıdır.

Belki de İtalya Başbakanı Giorgia Meloni'nin Hindistan’daki G20 konferansı öncesinde Kuşak ve Yol projesinden çekildiğini duyurması, onun bu yeni Amerikan projesine katılımının ve Çin’den zorla uzaklaştırılmasının bir başlangıcıydı; bu da gerek onun gerekse onunla birlikte Avrupa’nın Amerika’nın emirlerine boyun eğmelerinin bir kanıtıdır.

Amerika bu proje sayesinde Hindistan’ı, Çin yerine dünyanın ucuz mal fabrikasına dönüştürmeyi ümit ediyor; çünkü bir süredir Avrupa’yı ekonomik olarak Çin’den ayırarak, Çin’in kendi bölgesi dışına yayılmasını engelleyerek, Doğu ve Güney Asya bölgesini de kuşatarak Çin’i ekonomik ve stratejik olarak kuşatma arayışındadır.

Belki de Hindistan’da düzenlenen G20 konferansına Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in katılmamasının nedeni, konferansta, Çin tarafından hain bir bıçak olan değerlendirilen bu anlaşmayı imzalamaktı.

Bu yeni koridorun en önemli unsurları, bu projenin iki büyük ekonomik gücü olan Hindistan ve Avrupa’dır;Suudi Arabistan, BAE ve Yahudi varlığı gibi geri kalanlar ise sadece geçiş istasyonlarıdır.

Ancak Yahudi varlığının, Hindistan’dan Avrupa’ya ve tersi yönde mal almak, yüklemek, nakletmek ve almak için kullanılan ana liman (Hayfa)’ya sahip olması ve ayrıca bu projeye katılmak bahanesiyle Suudi Arabistan’la olan ilişkilerini hiçbir somut siyasi taviz vermeden normalleştirmesi nedeniyle projeden Suudi Arabistan ve BAE’den daha fazla yararlanacaktır.

Bu koridorun hayata geçirilmesi durumunda, deniz taşımacılığından pay alacağından dolayı Süveyş Kanalı da zarara uğrayacak ve bu da onun küresel stratejik önemini azaltacaktır.

Suudi Arabistan ve BAE’nin projeye katılmasının onlara ekonomik ve siyasi açıdan tabii ki de bir faydası olmayacak; zira bu ikisi, sadece Amerika’ya, Avrupa'ya ve Yahudi varlığına sırf malların geçiş yolu olarak hizmet edecekler ve buna katılmalarının hiçbir değeri olmayacaktır; böylece bölgeyi, Amerika’ya bağlı siyasi sömürgelere ve Avrupa, Hindistan ve Yahudi varlığı gibi Müslümanların düşmanlarının hizmetkarına dönüştüreceklerdir.

Suudi Arabistan ve BAE’nin bu yeni koridora katılması, Muhammed bin Selman ve Muhammed bin Zayed’in Müslüman halklarına yönelik işledikleri birçok ihanetlerine ekledikleri yeni bir ihanettir.

Allah’ın izniyle Müslüman halklar, yakında Nübüvvet Minhacı üzere İkinci Hilafet Devleti kurulduktan sonra onların tahtlarını yıkacak ve imzalamış oldukları tüm hain anlaşmaları iptal edeceklerdir.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Ahmed El-Hutvânî

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER