- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Talebimiz Artık Kahramanlıkların ve Fedakârlıkların Tavizler ve Komplolar Masasında Heder Edilmesi mi Oldu?!
Haber:
Gazze’de ateşkes sağlanmasına ilişkin Paris görüşmelere aşina olan üst düzey bir kaynak, Hamas’ın askeri operasyonların durdurulmasını ve Filistinli tutukluların “İsrailli” rehinelerle takas edilmesini içeren bir teklif taslağı aldığını söyledi.
Öte yandan ABD Başkanı Joe Biden ise “İsrail’in” Ramazan ayı boyunca Gazze’deki askeri operasyonları durdurmayı kabul ettiğini, Hamas’ın ise teklif taslağı üzerinde çalıştığını vurguladı.
Teklif taslağı, çatışmaları sona erdirmek için haftalardır atılan en ciddi adım olup Filistinli sivilleri öldürmeyi durdurması için Yahudi varlığı üzerinde artan uluslararası baskının ışığında Ramazan ayından önce geldi. (France 24)
Yorum:
Talebimiz artık kahramanlıkların ve fedakârlıkların tavizler masasında heder edilmesi mi oldu? Çözüm, muttakilerin yiğitliği yerine aşağılanmışların ateşkesini beklemek mi oldu? Bunlardan hangisi izzetli olan bizlere daha layıktır ve bunlardan hangisi muttaki olan şereflilerin amelidir? Aşağılık olandan mı yardım talep etmeliyiz yoksa Kerim olandan mı yardım talep etmeliyiz? Bizi sömürenlerden mi yardım yardım talep etmeliyiz yoksa içimizdeki Mutasım’lardan mı yardım talep etmeliyiz? Aşağılıkların ateşkesi mi talep edilmelidir yoksa silah taşıyan muttaki yiğitlerden mi yardım talep edilmelidir?
İki devletli çözüm için çocukların vücut parçalarını, yaşlıların ağlamalarını ve acılı anaların çığlıklarını heba etmek caiz değildir! Zira bu, suçluyu suçundan, katili öldürmedeki aşırılığından ve katliamcıyı da vahşi katliamlarından dolayı ödüllendiren bir çözümdür; bu, mazlumların yaralarının derinleşmesini, kan kokusunun yoğunlaşmasını, hatta mübarek toprak Filistin’in boyun eğmiş hor bir şekilde kalmasını sağlayacak olan bir anlaşmadır!
Ey Hamas liderleri: Kadınların ve çocukların yüksek bir sesle, bütün kanlarımız, direnen ve arkalarını dönmeyip karşı koyarak toprakları özgürleştirmek ve namusu korumak için, kefenlerini üzerlerinde taşıyan şerefli kahraman mücahitlere feda olsun diye haykırdıklarını işitmediniz mi?
Ey Müslümanlar: Katil birinin merhametli olmasını ve aşağılık bir yöneticinin yardımcı olmasını mı bekliyorsunuz?! Çocuklarımızın kanları ve hâlâ evlerin enkazı altında kalan vücut parçaları için pazarlık yapmamızı mı bekliyorsunuz? Yoksa gururumuzu, onurumuzu, hatta topraklarımızı, peygamberleri öldüren, anlaşmaları ve ahitleri bozan Allah’ın yarattığı en iğrenç ve en aşağılık insanlarla paylaşılmasını kabul etmemizi mi bekliyorsunuz?!
Bu boyun eğme ve teslimiyet ne zamana kadar sürecek?! Müslüman çocukların açlıktan öldüklerini gördükleri halde silah taşıyanların ve nişan ve madalya sahiplerinin arasında Mutasım’ın mertliği öldü mü yoksa?! Ey orduların içiresindeki subaylar ve askerler! Acılı anneleri, yardım çığlıklarını ve tekrarlanan çağrıları işittiğiniz halde sizin göreviniz ajanların tahtlarını ve yapay sınırları mı korumaktır yoksa Ensar için hiçbir gözün görmediği ve hiçbir kulağın işitmediği genişliği gökler ve yer kadar olan bir cennet hazırlayan Mennân olan (Kullarına hadsiz hesapsız nimetler veren, sınırsız iyilik ve ihsanda bulunan) Allah’ın rızasını kazanmak için tahtları yıkmak, sınırları açmak ve orduları seferber etmek midir?
Ümmetin yiğit adamları, alimleri ve orduları, Rabbinin şeriatıyla hükmetmek, Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafet Devleti’ni kurmak ve Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in sancağını dalgalandırmak için ne zaman tüm güç kaynaklarını harekete geçirecekler?
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Rana Mustafa