Pazar, 22 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/24
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Uluslararası Yapının Çöküşü!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Uluslararası Yapının Çöküşü!

Haber:

Washington Post köşe yazarı Josh Rogin, şu anda dünyanın tüm diktatörlere, İnsanlığa karşı suçlar işlemenin, hesap vermekten kaçmanın ve sonunda uluslararası toplum tarafından kabul görmelerinin keyfiyeti hakkında bir ders verdiğini söyledi. (El Cezire Net)

Yorum:

2011’de Suriye devriminin başlangıcından bu yana suçlu Esad rejimi,Suriye halkına karşı pek çok kınanacak suç işledi; aslında bu, şayet sessiz kalsaydı uluslararası toplumun sayfalarındaki utanç verici bir leke olacaktı; ancak uluslararası toplum, hükümet sıfatıyla devam eden bu suçların ve bunlardan önce işlenenlerin arkasındaydı ve bu suç sürecinin ortağı, hatta lideri oldu.

Her ne kadar yazar geç yazmış olsa da bu tür bir anlayış, dünyayı yönetenlerin insanlığı hiç umursamayan bir çeteden başka bir şey olmadığını, aksine dertlerinin insanları yağmalamak, öldürmek ve insanlığın çıkarına olmayan planlarını uygulamak olduğunu görenlerin ya da görmeye çalışanların hala var olduğunu doğruluyor. Dolayısıyla dünyanın dört bir yanındaki bu kapitalist sisteme bağlı yöneticiler birer araçtan başka bir şey değillerdir ve onların rolleri sona erdiğinde süreci devam ettirmek için başkaları gelmektedir.

Dünyanın özgür insanlarının gerçekleri ortaya çıkarmakta ve seslerini yükseltmekte gecikmesi, bu zümrenin Gazze’de, Suriye’de ve başka yerlerdeki azgınlıklarını sürdürmesine yol açmıştır; zira onlar, uluslararası toplumun arkalarında olduğunu bildikleri gibi Esad’ın kendilerinden daha önemli olmadığını ve yapacağını yaptığını da biliyorlar ama yine de onunla yeniden normalleşiyorlar. Nitekim daha önce olduğunu gibi iktidarın ön saflarına geri dönmeyebilir ve değiştirilebilir; bunun birçok nedenleri vardır ki bunlardan biri de Suriye’deki halkçı kuluçka merkezinin reddetmesidir. Oysa mesele onun gitmesi veya kalması değildir; aksine mesele, onu uluslararası arenaya geri döndürmeleridir ki kilit nokta da işte budur; zira onun geri dönmesi, işlediği suçların hesabını vermekten kurtulması anlamına gelmektedir.

Bugün, Yahudi varlığının Başbakanı'ndan, uluslararası toplum ve hükümetlerinin, geçici veya kalıcı bir ateşkes anlaşması imzalaması halinde onun hükümetinin her türlü cezadan muaf tutulmasını talep eden çağrılar işitiyoruz. İçerdiği maddeler ne olursa olsun uluslararası hukuk düzeyinde sırf bu sesin işitilmesi ve her kibirli diktatöre göz yumulması, başlı başına insanlığı korumak için tasarlanmış uluslararası standartların çöküşü anlamına gelmektedir.

Tüm hükümet ve hükümet dışı araçlarıyla birlikte uluslararası toplumun kuralları, şekli olarak bir bütün gibi görünse de bugün çökmüş olup bu çöküş dış bir güçten değil içeriden gelmiştir; doğru ya da yanlış, adil ya da haksız fark etmeksizin koymuş oldukları ilkelerin tamamı, bunları yazanların ve bunlara inananların gözünde ölmüştür.Bu nedenle bugün bizler, başarısız olan kapitalist ideolojinin uygarlık olarak çöktüğü bir aşamadayız ve geriye sadece, bırakın insanlığa uygulanmasını, insanlığı orman kanunlarının bile kabul etmediği bu kirli noktaya getiren kapitalizmin dışında başka bir ideolojinin ortaya çıkması kalıyor!

Allah’ın izniyle çok yakında gelecek olan gerçek çözüm, bu kâinatın Rabbinin ve insanın hallerini bilen onun yaratıcısının indirdiği Rabbani ideolojidir; bu ideolojinin metodu, insan yapımı sistemlerin ifsat ettiği ve insanların helake sürüklenmesine yol açtığı şeyleri ıslah eden tek metottur.

Tek çözüm İslam ideolojisi olup geriye sadece, gecelerini gündüzlerine katarak hiç yorulmadan bıkmadan ve asla umutsuzluğa kapılmadan çalışarak ve bundan daha da önemlisi on üç asır boyunca dünyaya hükmeden devletini resmedip kuran Kerim Rasulleri Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in yolunu ve metodunu takip ederek Allah için muhlis bir şekilde çalışanların onun sahada ortaya çıktığının ilan etmesi kalmıştır.

Bugün biz çalışanların arzusu, Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in müjdesini gerçekleştirmek ve Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafeti kurarak İslami hayatı yeniden başlatmak için çalışmamız olmalıdır. Hilafetin gelmesi yakın ancak bu dünyadaki her bir muhlis kişinin ve yeryüzündeki her bir Müslümanın çaba göstermesine ihtiyaç vardır. Bu yüzden bizim, Allah’ın verdiği tüm imkan ölçüsünde bunu yapmamız gerekmektedir. Zira Allahu Teala şöyle buyurmuştur: لَا يُكَلِّفُ اللهُ نَفْساً إِلَّا مَا آتَاهَاAllah hiç kimseyi verdiği imkândan fazlasıyla yükümlü kılmaz.” [Talak 7]

Ey güç ehli: Dünyanın dört bir tarafındaki mazlumlara yardım edenlerden olun ve Allah için onu ilan edin; şüphesiz O size yardım edecektir ve Allah asla vaadinden dönmez. وَكَانَ حَقّاً عَلَيْنَا نَصْرُ الْمُؤْمِنِينَİnanan kimselere yardım etmek Bize hak oldu.” [Rum 47]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Dareyn Eş-Şanti

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER