Pazartesi, 23 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/25
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Ticareti Kesmek Yetmez! Bilakis İşgalci Yahudi Varlığının Filistin Topraklarındaki Tüm Ana Arterlerini Kesip Koparmak Lazım!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Ticareti Kesmek Yetmez!

Bilakis İşgalci Yahudi Varlığının Filistin Topraklarındaki Tüm Ana Arterlerini Kesip Koparmak Lazım!

Haber:

Ticaret Bakanlığı "İsrail hükümeti, Gazze'ye kesintisiz ve yeterli miktarda insani yardım akışına izin verinceye kadar" “İsrail” ile ihracat ve ithalatın durdurulduğunu açıkladı.

Yorum:

Nitekim daha önce de Türkiye 9 Nisan'da 54 ürün grubunun “İsrail'e” ihracatını kısıtladığını açıklamıştı. Erdoğan bu kısıtlamaların "Gazze'ye kesintisiz, engelsiz ve yeterli miktarda insani yardım ulaştırılıncaya kadar devam edeceğini" söylemişti. Fakat TÜİK verileri Erdoğan’ın bu söylemini yalanladı. TÜİK verilerine göre 2023'te Türkiye’nin işgalci Yahudi varlığı ile ihracatı 5,2 milyar dolar, “İsrail’den” ithalatı ise 1,6 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Bu bir yıllık dönemde ise iki ülke arasındaki ticaret hacmi yaklaşık 6,8 milyar dolar oldu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, işgalci Yahudi varlığı ile ilgili ticaretin kesildiğini ifade ederek “Bunun karşısında artık biz daha sabredemezdik. Adımlarımızı attık” diyen Erdoğan, iki ülke arasında 9,5 milyar dolarlık ticaret hacmini yok farz ederek “kapıyı kapattıklarını” dile getirdi. Ancak bu ticaret hacminin hangi dönemleri kapsadığını belirtmedi.

Hâlbuki 7 Ekim'den bu yana “İsrail'in” Gazze'ye yönelik saldırıları sürerken Türkiye'de Müslümanlar iktidara “İsrail” ile ticari ilişkilerin sonlandırılması çağrıları yapıyordu. İktidar, uzun süre “İsrail” ile ticaretin olmadığını savunmuş hatta “İsrail” ile ticaretin sürdürülmesini eleştirenleri "MOSSAD ajanı" olmakla suçlamıştı. Ticaret Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada ise "İsrail” hükümeti, Gazze'ye kesintisiz ve yeterli miktarda insani yardım akışına izin verinceye kadar" İsrail” ile ihracat ve ithalatın durdurulduğunu açıkladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Ticaret Bakanlığı tarafından yapılan bu açıklamalar, iktidar tarafından dillendirilen işgalci Yahudi varlığı ile devlet olarak ticaret yapmıyoruz, özel şirketler yapıyor söyleminin boşa çıkarılmasıdır.

Diğer taraftan devlet tarafından yapılan bu açıklamalar şayet işgalci Yahudi varlığı Gazze’ye insani yardım akışına izin verirse 76 yıldır mübarek Filistin topraklarını işgal eden, on binlerce Müslümanı katleden Yahudi varlığı ile yeniden ticaretin devam edileceği demektir. Yani normale dönüleceği sinyalinin verilmesidir.

Mademki Türkiye’nin işgalci Yahudi varlığı ile ticareti sonlandırma konusunda bir iradesi (!) vardı, peki 7 aydır Gazze için tek bir adım dahi atmayan, bilakis gasıp işgalci Yahudi varlığına can suyu olacak tüm ürünleri gönderen Türkiye, şimdi neden böyle bir karar aldı?

Yerel seçimlerden yenilgiyle çıkan iktidar, iç kamuoyunda Gazze konusunda az da olsa elini güçlendirmek istedi. Çünkü iktidarın yerel seçimleri kaybetmesinin bir nedeni de Gazze konusundaki pasif tutumuydu.

Bir diğeri ve esasi yön ise iktidarın Amerika’dan bağımsız, Amerika’ya rağmen kendi siyasi iradesi ile böyle bir karar alması ihtimal dışıdır. Türkiye Amerikan siyasi yörüngesinde hareket eden uydu bir devlettir. Özellikle dış siyasetinde tek taraflı hareket etmesi mümkün değildir. Siyasi iradesini Amerika’ya ipotek eden bir devlettir.

İktidar, işgalci Yahudi varlığı ile ticareti kesme kararından önce Yahudi varlığına yönelik gönderilen ürünlere kısıtlama getirmişti. Daha sonra Amerika’nın istemediği Yahudi varlığının Refah’a yönelik olası bir askeri operasyonunun önüne geçmek için iktidar, Türkiye’nin Güney Afrika’nın Yahudi varlığına karşı uluslararası adalet divanında açtığı davaya müdahil olmaya karar verdiğini söyledi. Son olarak da iktidar, Yahudi varlığına yönelik tüm ithalat ve ihracatın kesildiğini duyurdu.

Tüm bu olanlara dikkatlice bakan bir kimse, iktidarın bu kararı tek başına almadığını, bilakis Netanyahu iktidarını siyaseten köşeye sıkıştırmak ve baskı unsuru oluşturmak için Amerikan siyaseti gereği aldığını görür. Çünkü Joe Biden iktidarı yaklaşan Amerikan başkanlık seçimlerinden dolayı Netanyahu iktidarı üzerindeki baskıyı daha da artırarak ve onu anlaşmaya zorlayarak Gazze meselesini biran evvel nihayete erdirmek istiyor. Bundan dolayı Amerika, bölgedeki aparatları olan Türkiye, Mısır ve Arabistan üzerinden bu meseleyi çözmek istiyor. Bununla birlikte aynı şekilde Amerika kendi planlarını dikte etmek adına, bölgedeki aparatlarını kullanarak Hamas üzerinde siyasi bir baskı uyguluyor.

Diğer yandan iktidarın ticareti kesme kararı Amerikan siyaseti gereği Netanyahu için alınmış bir karardır. “İsrail’e” yönelik alınan bir karar değildir. Şayet Amerikan’ın istemediği Netanyahu iktidardan giderse iktidar, önceden olduğu gibi mübarek Filistin topraklarını işgal eden, sistematik bir soykırım gerçekleştiren aşağılık Yahudi varlığı ile normalleşecek ve ticaretini devam ettirecektir.

Son olarak Müslümanların, kitlelerin ve cemaatlerin bir konuda uyanık olması gerekir. İktidarın işgalci Yahudi varlığı ile olan ticareti kesmesi Müslümanları bir yanılgıya düşürmemesi lazım. Çünkü katil Yahudi varlığı halen daha Müslümanları katletmeye devam ediyor. Dolayısıyla bu işi kökten halledecek ve gasıp işgalci Yahudi varlığını mübarek topraklardaki tüm ana arterlerini kesip koparacak olan orduları Aksa’ya göndermesi için hükümete baskı uygulaması ve çağrıda bulunmaları gerekir.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Yılmaz ÇELİK

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER