Cuma, 20 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/22
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Ateş Olmayan Yerden Duman Çıkmaz!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Ateş Olmayan Yerden Duman Çıkmaz!

Haber:

Suriye Koalisyonu Başkan Yardımcısı Dima Musa, Irak’ın Esad rejimi ile diyalog için arabuluculuk talebinde bulunduğuna dair haberleri yalanlayarak koalisyonun açık ve net pozisyonunu koruduğunu vurguladı. Musa, muhalefetin “Suriye halkının taleplerine ve devrimin ilkelerine” bağlı olduğunu ve ülkede siyasi bir geçişin sağlanması için 2254 sayılı uluslararası kararın uygulanması gerektiğini söyledi.

Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani'nin siyasi danışmanı Subhan Mulla Ciyad, Irak’ın Suriye muhalefetindeki tarafların birinden, Bağdat’ta Suriye rejimiyle bir diyaloğa sponsor olması için resmi bir talep aldığını açıkladı. Mulla Ciyad, 964 ağı tarafından aktarılan açıklamalarında şöyle dedi: “Bazı Suriyeli muhalif taraflardan Irak’a, Suriye diyaloğuna sponsor olmak için resmi bir talep ulaştı ve biz şu anda bu odağı açıklayamıyoruz.” (Şam Haber Ağı)

Yorum:

Artık bu tür haberler devrim halkının gözünden kaçmıyor; tıpkı atasözünde geçtiği gibi; “ateş olmayan yerden duman çıkmaz.” Devrim halkı, sahte muhalefetin bu tür açıklamalarını yalanlamaya alışmıştır. Görünen o ki sözün çeviri hatası olduğu gerekçesi, sadece belirli bir odağa özgü değildir; aksine kötü niyetli laboratuvarlarda üretilen muhalefetten, dost, müttefik ve bizim destekçimiz olduğunu iddia eden ancak devrimin göğsüne saplanmış bir hançer olan ülkelere kadar, devrimin siyasi sahnesinin merkezinde yer alan tüm yalancıların kullandığı genel bir özelliktir. Türkiye rejiminin normalleşmeyle ilgili son açıklamalarını herkes biliyor, duydu ve şahit oldu ve bana bunun inkârından, gerekçesinden veya zamanından bahsetmeyin; zira önemli olan bunun yayınlanmış olmasıdır. Dolayısıyla bu bir hakikat ve gerçekliktir ve bunun uygulanması için çalışılmaktadır. Artık birçok kişi, iğrenç ve skandal eylemin büyük bir kısmını üstlenenin Irak’taki hükümet olduğunu ve türetilmiş olan hükümetin kontrol altında olduğunu bilmekte olup gerçeklikler bunun, öğretmenin istediği ve arzu ettiği gibi ilerlediğini ve onun için devrimin Alaaddin’in lambası gibi olduğunu kanıtlamıştır. Dolayısıyla o, resmi bir açıklamanın ardından resmi bir yalanlama olduğundan ve suçlu ile masaya oturmak ve ilişkiyi geliştirmek için iletişim kuran kişilerden bahsedildiğinden bunu soruyor ve bunun üzerinde araştırma yapıyor. Bu ise ateş olmayan yerden duman çıkmaz anlamına geliyor. Reddetmiş olsanız ve reddedişi bildirmiş olsanız da, tarihiniz ve gerçekliğiniz yalanınıza ve nasıl da sizin, amacı öğretmeninizin memnuniyetini sağlamak olan kukla ajanlar olduğunuza tanıklık ediyor.

Amerika, devrimin siyasi sahnesini kendisine devrettiğinden beri bu muhalefet, devrim halkına, nasıl siyasi aptal olunacağını, nasıl köle olunacağını, nasıl bağımlı olunacağını ve nasıl bir felaket olunacağını anlatıyor! Bu muhalefet, sahneye çıkardıkları ve bizim de çıkmasına sessiz kaldığımız türetilmiş bir muhalefettir; bu muhalefet, devrimin sabitelerinden ihlal etmediği hiçbir şey bırakmayan bir muhalefettir. Zira onun adamları gizli ve açık bir şekilde Esad’ın adamlarıyla oturmuş ve devrim halkının fedakarlıklarını sırtlarını arkasına atarak ölümcül çözümleri kabul etmiştir. Yani her şeyi yapmıştır; bu yüzden onun (muhalefetin) gerçekliğini bildikten sonra bu onun bunları yapması hiç şaşırtıcı değildir.

Artık birçok eylem ve sözlerin, bunlara karşı sessiz kalmanın sonucunda olduğunu ve bu yüzden failin de bunu yapmaya yetkili olduğunu zannettiğini bilmeniz gerekir; bu nedenle artık reddetme sesini yükseltmenin, dolayısıyla bu yetkinin reddedildiğine ve geri çekilmesi gerektiğine dair sinyali vermenin zamanı gelmiştir. Zira onlar, devrimi uçurumdan uçuruma sürüklüyorlar ve onu, suçlu Esad ve çetesinin yattığı en dibe ulaştırıncaya kadar da durmayacaklardır. Artık her şey apaçık olup bir yoruma gerek yoktur; zira öğretmen ve çocukları normalleşmek ve teslim etmek için çalışmakta olup bizim eylemleri hakkındaki sessizliğimizin de eylemlerine yönelik bir yetki ve onay olduğunu zannedecekler. O halde çok dikkatli olalım, meydanlara çıkalım ve bu tür saldırılara karşı görüşümüzü ifade edelim. Yoksa sessizliğimizi bir yetki verme olarak kabul edecekler ve bizler de gün gelecek, keşke ayağa kalkıp sessiz kalmasaydık diyeceğiz ama o zaman pişmanlığın bir faydası olmayacaktır!

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Abdu ed-Della - Suriye

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER