- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber - Yorum
Sudan’da Ordu Dışında Askeri Güçlerin Varlığı, Başka Bir Anlamsız Savaşın Habercisidir!
Haber:
29 Ekim'de, Juba Barış Anlaşması'nın imzacılarından el-Emin Daud liderliğindeki Özgürlük ve Adalet için Halk Cephesi'nin askeri bir fraksiyonu olan ve kendisini "Doğu Grubu" olarak adlandıran bir grup, belirtilmeyen bir bölgede eğitim aldıktan sonra güçlerini Sudan'ın doğusundaki Kassala eyaletine konuşlandırdığını açıkladı.
Doğu Grubu kuvvetlerinin genel komutan yardımcısı Humed Şaballe Sudan Tribune’ye verdiği demeçte, “Kuvvetlerinin Doğu Sudan’da konuşlandırılmasının bölgedeki tüm tarafların arzusu üzerine gerçekleştiğini ve bu hamlenin silahlı kuvvetlerle yapılan teknik ve askeri istişarelerin ardından yapıldığını ve kuvvetlerinin artık silahlı kuvvetlerin bir parçası olduğunu” söyledi. (Sudan Tribune, 01/11/2024)
Yorum:
Doğu Grup güçlerinin Sudan’ın doğusunda konuşlandırılması kabile grupları arasında geniş çaplı tartışmalara yol açtı; zira Bağımsız Beja Şefleri ve Belediye Başkanları Yüksek Konseyi'nin siyasi sekreteri Seyid Ali Abu Amine, bu güçlerin kendi topraklarında konuşlandırılmasını Beja ile Eritre muhalefeti olarak tanımladığı kalıntılar arasındaki bir savaş ilanı mesabesinde olduğunu ifade etti.
Bir ülkede birden fazla askeri gücün bulunması ülkenin güvenliğini tehdit eder ve istikrarı bozar; bunun en iyi kanıtı, ordunun muadili olan ve daha sonra birbirleriyle savaşan sözde Hızlı Destek Kuvvetleri’ne ek olarak orduyla savaşan, daha sonra da orduya paralel güçler haline gelerek onunla anlaşmalar yapan isyancı hareketlerin varlığıdır.Uluslararası Göç Örgütü’ne göre anlamsız savaş, on binlerce kişinin ölümüne ve 3,1 milyonu ülke dışında olmak üzere 11 milyondan fazla kişinin yerinden edilmesine neden oldu; işte bu yapay savaş, ülkede birden fazla gücün varlığının bir sonucudur.
Ülkede birden fazla askeri gücün bulunması, tek bir kurşun dahi atmadan orduları ve ülkeleri yok etmeyi amaçlayan kafir Batı’nın türettiği beşinci nesil savaşlarından biridir!
“Bir ülke tek bir kurşun atmadan dört aşamada nasıl yok edilir?” diye yazan KGB ajanı Yuri Bezmenov, üçüncü aşamada kriz aşamasını anlatıyor: “iki ila altı ay arasında sürer ve belki de daha uzun sürebilir; siyasi kaos yayılır, güvenlik istikrarsızlığı meydana gelir, çatışmaların ve iç savaşın habercisidir, ordu, polis, yargı ve kamu güvenliği gibi devlet kurumları zayıflar, kanun kötüye kullanılır, ekonomik çöküş, yüksek fiyatlar ve hizmet eksikliğinin yanı sıra hizmet ve yönetim sistemleri yok edilir, toplum yoksullaştırılır ve yıkıma hazır hale getirilir.” Peki güç sahipleri, özellikle Sudan'ın doğusunda kabile fitnesini alevlendirebilecek ihtilafları olan kabile grupları varken, ülkede birden fazla orduya sahip olmanın ve başka bir Hemedti türetmenin tehlikesinin farkındalar mı acaba?! Hemedti ve diğerlerinde olduğu gibi ordunun birliğini yıkan ve ülkenin güvenliğini istikrarsızlaştıran kendi liderliklerine sahip ayrı askeri varlıkların yerine ülkedeki mevcut tüm kuvvetlerin tek bir ordu altında birleştirilmesini engelleyen şey nedir?!
Azim İslam ordu işine önem vermiş ve onu tek bir vurucu güç haline getirmiştir; zira İslam akidesi evrensel bir akide olup onu yaymanın metodu da Allah yolunda cihat etmektir; bu nedenle ordunun hazırlanması zorunlu bir iş olup özel kamplara yerleştirilmiş tek bir ordu olması gerektiği gibi bu kampların bazıları farklı eyaletlere, bazıları stratejik yerlere ve bazıları da her zaman hareket halinde ve vurucu güçler olan mobil kamplara yerleştirilmesi gerekir. Nitekim Ömer Radıyallahu Anh ordugâhları eyaletlere ayırarak Filistin’i bir lejyon, Musul’u bir lejyon ve devletin merkezinde de bir lejyon oluşturdu ve ilk işarette savaşmaya hazır müstahkem mevkide olan bir ordu hazırladı.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
İbrahim Müşerref - Sudan