- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
TERÖRİZM YASASI, İSLÂMÎ DAVA TAŞIYICILARINI ZANLI KILAR
HABER:
4 Kasım 2016 günü Cakarta’da kitlesel gösteriler patlak verdi. Gösterilere çeşitli İslami kuruluşlardan yaklaşık bir milyon kişi katıldı. Göstericiler, Cakarta Valisinin Kuran’a hakaretinden dolayı tutuklanmasını talep ettiler. Ancak vali, katılımcıları radikal İslamcılar diye suçladı. Diğer bir taraftan Polis Şefi Tito Karnavian "gösterilere katılanlar arasında bir bağ bulunduğunu" söyledi. Aynı zamanda Başkan Joko Widodo ordu karargâhını ziyaret etti ve Müslüman şahsiyetlerin ve siyasi partilerin liderlerini çağırdı. Devletin tehlikede olduğunu işaret ederek başladı ve 13-11-2016 tarihinde Samarinda şehrinde molotofkokteyli patlatıldı dedi. Bu olaylar İslami davetçilerden nefret edenleri terörle mücadele yasasını tartışmaya teşvik ediyor.
YORUM:
1- Yukarıda belirtilen gerçekler İslam düşmanlarının her zaman Müslümanlar karşısında birleşmiş olduğunu göstermektedir. Onlar Kur’an’a sarılan Müslümanları terörizmle suçlayarak onları marjinalleştirmek için tüm yolları kullanırlar. Göstericilerin terörist olduğunu söylerler. Halbuki onlar barışçıl göstericilerdi. Tabi ki tüm bunlar iman meselesi olan Kur’an’a saygısızlıktan, dikkatleri, ülkenin güvenliğiyle alakalı terörizm meselesine bakışları çevirmektir.
2- Samarinda’da patlayan bomba, Kur'an'a hakareti durdurmak için yapılan barışçıl gösterinin bitişik bölgesinde oldu. Aslında patlamada birçok soru işaretleri bulunuyor. Serpong’daki terör patlamasından şüpheli olan ve terör saldırıları suçundan "Voseviak hapishanesinde" tutuklu olan ayrıca 2011 yılında Cakarta’daki patlamadan sorumlu tutulan "Yohannda" adlı faillerden kişi, polis nezaretinde olan biridir. Nasıl olurda bombalı eylem yapabilir. Bu olayların terörizm konusunda genel kamuoyu oluşturmaya hizmet için olduğu anlaşılmaktadır. Buradaki hedef ise; Aralık 2016 yılında bu yasayı (terörizm) geçirerek meşrulaştırıp başarılı olmaktır.
3- Yasa tasarısının içerdiği konular arasında (terörizm) nefret söylemi var. Görüşlerini ifade eden kişilerin söylemi insanlara karşı saldırgan ise nefret söylemi olarak kabul edilecek ve terörizmin bir parçası olacak. Örneğin, Kur’an'ı savunanlar; Kur’an’a hakaret eden gayrimüslimlerin cezalandırılmasını talep etseler, nefret söylemi yaydıklarından dolayı suçlanabilecekler ve terörizmin bir parçası olarak sınıflandırılacaklar. Sonuç olarak, terörizm kanun projesi, İslam davetçilerini terörizmle suçlama yetkisine sahip olacak. Böylece yabancılar ve ajanları bu yasadan faydalanacaklar.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Adına
Muhammed Rahmet Kurunya-Endonezya