Pazartesi, 21 Cumade’s Sânî 1446 | 2024/12/23
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Afrin Harekâtı, Müslüman Katili Demokrasiye Uzatılan “Zeytin Dalı”

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber Yorum

Afrin Harekâtı, Müslüman Katili Demokrasiye Uzatılan “Zeytin Dalı”

Haber:

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türk Silahlı Kuvvetlerinin yürüttüğü Zeytin Dalı Harekâtı’na ilişkin, "Bu operasyonun, terör örgütlerine vereceği ders kadar dünyaya vereceği bir ders vardır. O ders, bu operasyonun aynı zamanda demokrasi için yapıldığını göstermektir." dedi. Ayrıca; "Dün itibariyle Afrin'de insanlığın, medeniyetin namusunu kurtarmak için bu coğrafyada sözde değil, doğru, dürüst, gerçek bir huzuru tesis etmek için operasyona başlayan kahraman ordumuza, evlatlarımıza başarılar diliyoruz. Milletimizin duası ordumuzla beraber. Bu sabah Türkiye'nin her tarafında eller semaya açıldı. Fatiha ve Fetih sureleri okundu, […] sabaha kadar dua edildi. Allah evlatlarımızı hem muhafaza hem de muvaffak eylesin, ayaklarına taş değdirmesin." (Ajanslar)

Yorum:

Suriye’de savaşın başladığı günden bu güne milyonlarca masum insan katledildi, binlerce Müslüman kadın ve kızın ırzına geçildi!!! Bunlar bizim namusumuz değil miydi???

On binlerce kadın ve çocuk satırlarla, bıçaklarla doğrandı (Hule katliamı), kimyasallarla, fosforlu bombalarla yakıldı, enkazlar altında can verdi… Bunlar bizim canımız değil miydi??? Neredeyse 5,5 milyon Suriyeli mülteci konumunda, ülke içinde yerinden edilmiş insanların sayısı 6,1 milyon olarak veriliyor. Her geçen gün daha fazla katliam daha fazla yıkım yaşanıyor. Geçen hafta İdlib’in kuzey batısı Rus ve rejim uçakları tarafından bombalanarak 200 binden fazla insan bir kez daha yerinden edildi, birçoğu ikinci veya üçüncü kez yerinden edildi. Zulümlerden kaçmak isteyen yüzlerce çocuk denizlerde boğuldu, dağlarda donarak can verdi. Avrupa’ya ulaşabilen binlerce sahipsiz çocuk insan kaçakçılarının ve fuhuş mafyasının elinde kayıplara karıştı. Kuşatma altındaki bölgelerde çocuklar ıstıraplar içinde açlıktan ölüyor. Hastaneler ve okullar yok edildi. Onların “doğru, dürüst, gerçek bir huzura” hakkı yok mu???

Ancak Türkiye bugüne kadar yapılan bu katliamların hiçbirisini ordusunu harekete geçirmek için yeterli neden olarak görmedi. Aksine elinden geldiğince rejimi ayakta tutmak için var gücünü harcayan ABD ve Rusya’ya destek verdi. Bunun karşılığında bizzat Putin’den ve Amerikan yetkililerinden defalarca övgü de aldı. En son yine rejim tarafından hava ve kara saldırıları sonucunda yaralanan yüzlerce hasta ve yaralının yine “Rejimin kontrolünde bulunan Şam’daki hastanelerde” tedavi ettirilmesi için aracı oldu. Yani halkı adeta cellatlarına teslim etti.

Hiç şüphesiz YPG’nin Türkiye sınırında oluşması ve güç kazanması da, kâfir devletlerin desteklediği diğer terörist varlıkların Suriye’de kök salabilmesi de Türkiye’nin yanlış politikaları sayesinde olmuştur ki bugün buna çok pişmandır. Hatta Türkiye’nin Afrin Harekâtı’nın gerçek maksadı da gizlenmiyor… Moskova’daki Ortadoğu uzmanları Ankara ile Moskova arasında “İdlib karşılığında Afrin” pazarlığı yapıldığını öne sürüyor.

Görünen köy kılavuz istemez: Türkiye Müslümanların çağrılarını duymazdan gelip, milliyetçiliği yaşatmayı öncelikli görmüştür. Ordularını İslam akidesine aykırı vatan ve millet uğruna Afrin’e gönderiyor. Türkiye yöneticileri Türkiye’deki binlerce Müslümanın Fatiha ve Fetih sureleri ve dualarıyla batıl bir işte galip geleceğine inanıyor. Fakat İslam’ın izzetini ve şerefini korumak için ordularını harekete geçirdiği takdirde sadece Türkiye’nin değil tüm dünya Müslümanlarının dualarını arkasına alacağına inanmıyor. İslam için yapılmış hangi iş Allah Subhanehu ve Teâlâ’nın yardımından mahrum kalmış ki?! Suriye’de Esed’in işini bir günde bitirebileceğini bildiği halde yanlış iş için Ümmetin duygularını istismar ediyor. Üstelik bir de Allah’tan korkmadan, Müslümanlardan utanmadan “bu operasyonun demokrasi için yapıldığını” söylüyor… Kısacası; Afrin harekâtı bir kez daha laik demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nin Suriye rejimin daha çok Müslüman katledebilmesi için “Müslüman Katili Demokrasiye uzattığı Zeytin Dalıdır”…

Müslümanlar olarak Allah’ın uzattığı ipe tutunmazsak, yani İkinci Raşidi Hilafet’e ve onun siyasi çözümlerine tutunmazsak Türkiye daha çok pişmanlıklar yaşayamaya devam edecektir. Ümmet olarak Halep’te olduğu gibi önce İdlib’in harap olduğuna şahit olacağız, ardından da bu yanlış gidişata sessiz kalanların hem dünyası hem ahireti harap olacaktır… Allah korusun…

Hizb ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Adına

Zehra Malik

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER