Perşembe, 26 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/28
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Lübnan Vilâyeti
Medya Bürosu

No: LB–BA–2018–MB–TR–02 H. 16 Cumâde’s Sânî 1439
M. Pazar, 04 Mart 2018

Başbakan ve İçişleri Bakanı İtani’den Özür Diledi

Özrün ne faydası var ki? Onurunu geri verebilirler mi? Tutukluluk günlerini ortadan kaldırabilir mi? Niçin bütün Lübnan halkı adına özür diliyorlar ki? İftira atan halk mı ki bütün halktan özür talep ediliyor? Neden bütün davaların şeffaf bir şekilde yeniden sorgulanmasını istemiyorlar?

Yüzlerce Müslüman tutukluya saçma sapan uyduruk suçlar nispet edildiğinden herkes emin. Ziyad İtani yeniden yargılanıyorsa ve tek bir davada bile gerçekler açığa çıkıyorsa, o halde neden Müslüman tutuklulara insaflı davranılmıyor? Suçlamalar ve arkasındakiler niye açığa çıkarılmıyor?

Güvenlik birimleri içindeki bir ekibin “Lahad Ordusuve subayları” Lübnan’a ihanet ettiğini, yıllarca Yahudi varlığı ile işbirliği yaptığını, pek çok Lübnanlının öldürülmesinde parmağının olduğunu bilmeyen yok. Böyle olduğu bilindiği halde ihanet cezası ile cezalandırılmadı. Oysa böylesi bir ihanet idamı gerektirir. Dahası, pek çoğunun cezası hafifletildi. Ajan subay Fayez Kerim, “ajanlık yapmak, ihanet etmek, devlet sırlarını açıklamak ve masum insanları öldürmek” suçlamasıyla 17 yıl hapse mahkûm edildi. Ancak sadece 20 ay hapis yattı!

Askerleri öldüren İran partisi mensubu canilerin, layüsel olduğunu herkes bilir. Ordudaki subay pilotun ölümü daha hafızalardan silinmiş değil.

Ülkedeki üst düzey siyasi liderlerin, mazlum Müslüman tutsaklar hariç binlerce ajan, uyuşturucu satıcısı ve fidyeciler için genel af istediklerini duymayan yok... Gerçekten çok ilginç ve tuhaf bir otorite! Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

إذا لم تستح فاصنع ما شئتUtanmıyorsan dilediğini yap”

Ziyad İtani, “Yahudi varlığı” adına ajanlık yapmakla suçlandı. Bir kaç ay tutuklu kaldı. Suçlarını itiraf etmesi sağlandı. Yeniden soruşturma sonrası suçsuz olduğu,  siyasi duruşu nedeniyle güvenlik birimi içinden üst düzey biri tarafından kumpas kurulduğu anlaşıldı. Yeniden görülen davası sonrası gerçek suçlular açığa çıktığı için şanslıydı. Ortaya dökülen bilgilerden suçlulardan birinin sunucu Susan El Hac Habeş olduğu anlaşılıyor. Sunucu, konunun medyaya yansımamasını isteyen Müstakbel akımı milletvekili Hadi Habeş’in kardeşinin eşidir. Sunucu sahte pasaportla seyahat etmek isterken tutuklandı. Belki de bazı günahkârlar skandalı örtbas etmek istediği için medyaya yansımamasını istemiş olabilirler. Tabii biz, İtani’nin suçlu bulunup tutuklanması sırasında olayın medyaya yansımaması talimatını duymadık.

İnsanların onuruna kadar uzanan bu yozlaşma gerçeğini ortaya çıkaran skandal şunu gerektirir:

• Sorumlu politikacıların, güvenlik görevlilerinin ve adli memurların istifa edip muhasebe edilmesini.

     • “Terör” suçlamasıyla yargılanan ve masum oldukları herkesçe bilinen sanıkların şeffaf bir şekilde yeniden yargılanmalarını.

• Konumları ne olursa iftira atanların açığa çıkarılması için görülen davanın medyada yayınlanmasını.

• Lübnan güvenlik birimlerine verilen sınırsız yetki politikası, İtani ve henüz gerçeklerin açığa çıkmadığı diğer davalarda durumu bu noktalara kadar getirmiştir.

• Ziyad İtani kararı, ilgili tüm birimlerce gereği hemen yerine getirilen siyasi bir karar olduğu kadar mazlum Müslüman hükümlülerin serbest bırakılmaması da siyasi bir karardır. Yıllarca siyasetçiler tarafından terane edilen çürük kanıtların davayla hiçbir ilgisi yok.

Sonuçta İslam’a, göre zulüm haramdır, zalimi cezalandırmak, mazluma da yardım etmek elzemdir. Eğer Allah’ın Şeriatı uygulanıyor olsaydı, yozlaşma, iftira ve zulüm diye bir şey olmazdı.

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Lübnan Vilâyeti
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
Road 200, Tarabulus/Tripoli – Lebanon
Telefon: 03–155103 / 03–446709
www.tahrir.info
Fax: 06–629524
E-Mail: ht@tahrir.info

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER