- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
El-Aksa’nın, Kenane Liderlerinin ve Alimlerinin Kınamasına Değil Kenane’nin Ordusuna İhtiyacı Vardır!
Haber:
Dünya el-Vatan web sitesi, 05/04/2023 Çarşamba günü Mısır Evkaf Bakanı Muhammed Muhtar Cuma’nın, işgal güçlerinin özellikle işgal altındaki Kudüs’te Filistin halkına yönelik saldırılarına, bu suçlardaki ısrarlarına, mübarek Mescid-i Aksa’ya yönelik bariz baskınlarına göz yumulmasının ve bu günahkâr çetelerin kibrinin dizginlenmemesinin sonuçları hakkında uyarıda bulunduğunu aktardı. Ayrıca Cuma yapmış olduğu açıklamada, işgal güçlerinin kibirli uygulamalarını, kutsalları ve tüm insan haklarını çiğnemesini ve Mübarek Mescid-i Aksa’da ibadet edenlere yönelik günahkâr saldırısını da kınadığı gibi Filistin halkına ve savunmasız insanlara yönelik tekrarlanan saldırıları da kınayarak bu tür pervasız eylemlerde ısrarcı olmanın barışı sağlamaya yönelik tüm fırsat ve girişimleri baltaladığını, dünyanın doğusundaki ve batısındaki Müslümanların duygularını alevlendirdiğini, bunun sözde özgür dünyanın ve insan hakları savunucularının alınlarındaki kara bir leke oluşturduğunu, dinler ve medeniyetler arasındaki tüm diyalog girişimlerine ölümcül bıçak yaraları sapladığını vurguladı. Ayrıca Cuma, tüm uluslararası kurum ve kuruluşlara, en önemlisi güven ve barış içinde dinin ritüellerini yerine getirmek olan talep ettikleri insan haklarının korunmasında rol oynamaları çağrısında bulundu.
Yorum:
Uyarıda bulun, kına, eleştir, sonra da suç ortaklarına mağdurun haklarının korunması noktasındaki rollerini uygulamaları çağrısında bulun!! Ülkemizi yöneten rejimlerin yaptığı işte budur; yani Filistin halkı gece gündüz katledilirken ve İslam’ın kutsalları çiğnenirken Filistin halkına yönelik desteğin ulaşabileceği en üst seviye işte budur! Nitekim Yahudiler tiranlık ve zorbalıklarını artırırlarken (Müslümanları yöneten) rejimler de, Müslümanların öfke duygularının alevlenip tahtlarını yerle bir etmelerinden ve Yahudi varlığını koruyan ve kökünden söküp atmalarını engelleyen yönetimlerini ortadan kaldırmalarından korktukları için kınama ve eleştirilerini artırmaktadırlar.
Bu, ne Mescid-i Aksa’ya yapılan ilk saldırı, ne de oradaki Müslümanlara yönelik ilk saldırıdır ve ülkemiz işgal altında kaldığı, bu rejimler göğüslerimizin üzerine çöreklendiği, Batı adına bizleri vekaleten yönettiği ve bizlere onun planlarını ve komplolarını uyguladığı sürece de son olmayacaktır; kuşkusuz bu rejimler, Yahudi varlığını koruyan ve onun bekasını garanti eden gerçek bir demir kubbedir. Nitekim Mısır rejimi, halkını yerinden ederek, gaspçı varlığın sınırlarını güvence altına alarak, ardından Yahudilerin emirlerini kabul etmeleri veya Beyaz Saray’daki efendilerinin lehine Yahudilerin onları ehlileştirmeleri için Gazze halkını kuşatarak Sina’da yaptıklarıyla bunu söz ve eylemle doğrulamıştır. Nihayetinde bu mutant varlık, ülkemizi yöneten rejimlerin gölgesidir. Şayet bu rejimleri ortadan kaldırırsak Yahudi varlığı olmayacak ve Filistin topraklarında tek bir Yahudi dahi kalmayacaktır. Bu rejimleri ortadan kaldıracak ve tüm Filistin’i kurtaracak olan sadece Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafettir; çünkü Halife, sadece uyarıda bulunmak ve kınamakla yetinmeyecek ve uluslararası topluma da çağrıda bulunmayacak, aksine onun hitabı, Harun Reşid’in şu hitabı gibi olacaktır: Cevabını dinlemeyeceksin, bizzat göreceksin. Allah’a yemin olsun ki, Müslümanların beldesinde tek bir düşman kalmasın, gasp edilmiş bir karış İslam toprağı kalmasın, Allah’ın düşmanlarından zarar gören her Müslüman kadına yardım edilsin ve onlardan döktükleri her Müslüman kanının intikamı alınsın diye orduları harekete geçireceğiz.
Bu uyarı hitabı, ümmetin duygusunu alevlendirme korkusuyla uluslararası topluluğa yöneltilmemelidir; bilakis Allah’ın üzerlerine vacip kıldığı gibi dinlerine, ümmetlerine ve mübarek topraklardaki halklarına yardım etsinler ve ümmetin gücünü gasp edip Batı’ya teslim eden, Batı’yı koruyan, onun çıkarlarını kollayan, ümmetin bağımlılıktan kurtulmasını engelleyen rejimleri kökünden söküp atsınlar diye ümmetin muhlis ordularına yöneltilmelidir; dolayısıyla ümmetin ordularının öfkesine ve onun harekete geçmesine yönelik uyarı, İslam ve ümmet için bir zafer olmalıdır.
Ey Allah’ın arzı Kenane, Mısır halkı: Sizi yöneten bu rejim, onun maiyeti, siyasetçileri ve alimlerinin hepsi kötüdür, sizden ve dininizden kopmuşlardır ve sizin hakkınızda ne bir ahit ve nede bir anlaşma gözetmezler; çünkü onlar, Filistin halkına karşı işledikleri suçta Yahudilerin suç ortakları oldukları gibi Müslümanların kutsallarının çiğnenmesine de ortaktırlar; onların kınamaları ise sadece onları kökünden söküp atacak bir öfke seli oluşturmanızdan korktukları içindir; o halde onlara korktukları şeyi gösterin; Allah, dini ve kutsalları için olan öfkeniz, kurtların kemirdiği tahtlarını yakan bir ateş olsun, öfkeniz, ordulardaki muhlis evlatlarınızı bu dine yardım etmeye, onun örflerini ve kutsallarını korumaya ve devleti kurarak merkezini korumaya teşvik etsin; zira devlet, bunları bizzat uygulayacak, tüm topraklarını kurtaracak, ümmetin izzetini, kutsallarını ve özgürlüğünü koruyacak, mutant varlığı ve İslam topraklarını gasp eden herkesi ortadan kaldıracaktır.
Ey Kenane ordusu içindeki muhlisler: İslam’ın mukaddesatlarının çiğnenmesi ve kutsallarının kirletilmesi, damarlarınızda kan aktığı ve bu dünyada nefes alıp verdiğiniz sürece sizin için bir utanç olacaktır; Allah Azze ve Celle’nin huzuruna nasıl varacaksınız ve özür için bir mazeretin olmadığı o günde ne için özür dileyeceksiniz?! Allah’a yemin olsun rejim size bir fayda sağlamayacak, Allah’tan gelen hiçbir şeyi sizden savamayacak ve hiçbir argüman ve makam olmaksızın Allah’ın huzurunda tek başınıza duracaksınız. O halde bu ümmet için yardımcı ve onun için bir kalkan olunuz ki Allah katında sunabileceğiniz bir hüccetiniz ve gösterebileceğiniz bir mazeretiniz olsun. Allah’a yemin olsun rejimin size verdiği şey, azın da azıdır, dahası onların dünyaları için ahiretinizi sattığınız bedel çok düşük bir bedeldir. Vallahi halkınızı öldürmek ve kutsallarınıza saygısızlık etmek için Batı ile iş birliği yapan bir rejime sadık kalırsanız, bu kaybedilen bir ticaret olacaktır. O halde çok geçmeden acele edin, ölmeden önce kendinize gelin, bu rejimi kökünden söküp atarak ve genel olarak İslam topraklarındaki mazlumlara yardım etmek ve başta esir Mescid-i Aksa olmak üzere ümmetin kutsallarını korumak için orduları harekete geçirecek olan İslami yönetimi ikame ederek dininize ve ümmetinize yardım edin.
وَالَّذِينَ آمَنُواْ وَهَاجَرُواْ وَجَاهَدُواْ فِي سَبِيلِ اللَّهِ وَالَّذِينَ آوَواْ وَّنَصَرُواْ أُولَـئِكَ هُمُ الْمُؤْمِنُونَ حَقّاً لَّهُم مَّغْفِرَةٌ وَرِزْقٌ كَرِيمٌ “İman edip de Allah yolunda hicret ve cihad edenler, (muhacirleri) barındıran ve yardım edenler var ya, işte gerçek müminler onlardır. Onlar için mağfiret ve bol rızık vardır.” [Enfal 74]
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Said Fazıl - Mısır