Haber-Yorum

Mirziyoyev Rejimi ve Onun Sömürgeci Efendileri, Müslümanların, Özellikle de Gençlerin İslam Temelinde Kalkınmasından Korkuyorlar

Haber:

KUN.UZ, 19 Mayıs 2023 tarihinde “Özbekistan'da İthalatı ve Dağıtımı Yasaklı Materyallere İlişkin Beyanname” başlığı altında şu haberi yayınladı: Din İşleri Komisyonu, Yüksek Mahkeme tarafından aşırıcılık ve terörizm fikirleri içerdiği kabul edilen ve Özbekistan topraklarında ithal edilmesi, hazırlanması, yayınlanması ve sergilenmesi yasak olan materyallerin bir listesini yayınladı.17 Mayıs 2023 tarihi itibariyle acil (önemli, hayati) olarak kabul edilen liste, Facebook, Telegram, Instagram, YouTube, TikTok, Odnoklassniki ve diğer kaynaklardan gelen materyallerin başlıklarını içeriyor.

Yorum:

Bu beyanname, Mirziyoyev rejimi ve sömürgeci efendilerinin, bir kez daha Hizb-ut Tahrir, Rabbani alimler ve muttaki adamların çabaları sayesinde Müslümanların, özellikle de gençlerin İslam temelinde kalkınmasından korktuklarını gösteriyor. Nitekim liste, Hizb-ut Tahrir ve gençlerinin Facebook sayfaları ve paylaşımlarıyla başlıyor. Örneğin listede, İslam Ebu Halil, Mamarahimov Abdurrahim Mirkomilovic (takma adı Bolfon Aka, yani güçlü kardeş), Mahmud Abdulmümin, Mansur Emin ve Celilov Aldilcon gibi Hizbin gençlerinin sayfaları yer almaktadır… Bunun sebebi malum; zira Hilafet Devleti’ni kurarak İslami hayatın yeniden başlatılmasına davet eden Hizb-ut Tahrir, başta Amerika ve onun ajan siyasi çevreler olmak üzere kâfir Batı’nın İslam’ı hayattan uzaklaştırma çabalarını boşa çıkarmıştır. Örneğin Nixon Center Uluslararası Güvenlik ve Enerji Programları Direktörü Zeyno Baran, 14 Mart 2006’da Kongre’ye hitaben şunları demişti: “Hizb-ut Tahrir, Amerikan çıkarlarına yönelik bir dizi tehdit oluşturuyor... Zira tüm ümmeti kapsayan bir kavram olan ümmet ve Hilafet hakkında konuşan tek parti odur.” Ayrıca Hizb-ut Tahrir’i, fikri savaş konusunda “ana savaşçı” olarak kabul etmektedir! Yine o, partinin (Hizb-ut Tahrir) tehlikesinin, ilham verici bir “ideoloji” oluşturmasında yattığını ve bunun da İslam’ın kapitalizme gerçek bir alternatif olduğu anlamına geldiğini söylüyor.

Din İşleri Komisyonu’na gelince, beyannamede bu komisyonun radikal dini içerikli materyalleri tespit etmede Devlet Güvenlik Teşkilatı ve İçişleri Bakanlığı ile iş birliği yaptığı belirtiliyor. Devlet Güvenlik Teşkilatı ve İçişleri Bakanlığı’nın, Müslümanlara yönelik baskı araçları olduğu bilinmektedir. Sadece bu bile bu komisyonun İslam’ın ve Müslümanların amansız düşmanı olduğunu göstermek için yeterlidir. Ayrıca İslam davetine savaş açan bu komisyon, kâfir Batı’nın Özbekistan’daki Müslüman halkı eşcinsellik ve cinsiyet eşitliği gibi kapitalizmin ve demokrasinin kokuşmuş bataklıklarına sürükleme çabalarına dair tek bir söz etmedi, etmeyecek de.

Aynı zamanda bu beyanname, Özbekistan’daki rejimin ve onun sömürgeci efendilerinin acziyetlerini de ortaya koymaktadır; çünkü her ne kadar onlar düşünce ve ifade özgürlüğü çağrısında bulunsalar da, Hizb-ut Tahrir’in taşıdığı İslami fikir ve görüşlere karşı hiçbir fikir ve görüş ortaya koyamamışlardır! Bu nedenle bu tür beyannameler ve baskıcı önlemlerle, Müslümanların kalkınmasını engellemeye çalışıyorlar. Dolayısıyla onların bu çabaları, güneşi balçıkla sıvama çabası gibidir! Çünkü Hilafet ve İslam’ın hayata geri dönmesi, Aliyy ve Kadir olan Allah’ın emridir. Ve Allah’ın istediği emir ise, kesinlikle gerçekleşecektir.

Bu nedenle Mirziyoyev rejimi ve onun arkasında duran sömürgeci kâfirler, Müslümanların İslam temelinde kalkınmasını ne kadar engellemeye çalışırlarsa çalışsınlar, bu girişimleri kesinlikle başarısız olacaktır.يُرِيدُونَ لِيُطْفِئُواْ نُورَ اللهِ بِأَفْوَاهِهِمْ وَاللهُ مُتِمُّ نُورِهِ وَلَوْ كَرِهَ الْكَافِرُونَ“Onlar ağızlarıyla Allah’ın nurunu söndürmek istiyorlar. Halbuki kâfirler istemeseler de Allah nurunu tamamlayacaktır.” [Saf 8]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
İslam Ebu Halil – Özbekistan