- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Suriye’de Şiddet Artarken İstanbul’da Üçlü Bir Zirve Düzenleniyor
Haber:
Suriye rejimi güçleri ile Rus uçaklarının Şam kırsalı Doğu Guta’ya yönelik bombalamalarının arttığı bir sırada Türkiye, İran ve Rusya liderleri, Suriye’deki çatışmayı görüşmek üzere İstanbul’da bir zirve yapmaya karar verdiler.
Türkiye Cumhurbaşkanlığındaki bir kaynak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Perşembe günü Rus mevkidaşı Vladamir Putin ve İran mevkidaşı Hasan Ruhani ile yaptığı telefon görüşmesinde zirve meselesini konuştuğunu aktardı. Nitekim zirvenin önümüzdeki haftalarda yapılması planlanıyor.
Ankara, Tahran ve Moskova’nın geçtiğimiz yıl Suriye rejim güçleri ile muhalif savaşçılar arasındaki gerilimi azaltmak üzere vardıkları anlaşma gereğince Erdoğan Putin ile Suriye İdlib bölgesinde yeni askeri gözlem yerlerinin kurulmasını hızlandırmaya karar verdiler. (El-Cezire-08/02/2018)
Yorum:
Bombardıman üzerine bombardıman, katliamlar üzerine katliamların olduğu ve şehitlerin sayısının rakamlarla gösterilir bir hale geldiği bir sırada Şam halkımızın -Allah’tan başka- hiçbir yardımcısı kalmadı!!
Yüzyıllar boyunca Müslümanların güven ve emniyet merkezi olmasının yanı sıra bir kadının kafir bir zalimin zulmettiğini şikayet ettiğinde o kadına yardım etmek ve onu korumak için ordular hazırlayan(!) ve eğer kafir Batı İslam ümmetine zarar verecek basit bir şey söylese onları gözeten(!) İslam Halifeleri tarafından korunan bir ülke olan İslam ülkesinin yöneticisi olarak Erdoğan, Şam halkımız imha edildiği, yağmalandığı ve talan edildiği halde hiçbir çaba göstermiyor. Zira bu Erdoğan, Şam halkının eziyet görmesini hiç önemsemediği gibi onların başına gelen katliamları da hiç umursamıyor. Onun umursadığı tek şey, kafir Batı’yı hoşnut etmek, onun dostluğunu kazanmak ve onun politikasını uygulamaktır! Onun Amerika’nın desteğini almaktan başka hiçbir tutum ve davranışı yoktur! Dolayısıyla Şam halkı için hiçbir iyilikte bulunmayan bu Erdoğan, müdahalede bulunarak durumları daha da kötüleştiriyor! Onlara yardım etmediği gibi yardım etmeyi bile düşünmüyor. Dahası sadece Allah’ın hak ettikleri cezayı verecek olduğu ümmetin düşmanlarıyla anlaşarak zirve düzenlemeyi istiyor!!
Milletler her bir taraftan üzerimize gelmeye başladığı gibi yöneticiler ve sömürgeci kafirler de bize karşı küstahlaşıyor, Şam halkımız ve çocukları ise ciğerlerimizi parçalıyor. En fazla yapabilecekleri ise önümüzdeki haftalarda bu azim halkı susturmaktan başka bir şeye yaramayan ve biz bunu sadece onlar için yapıyoruz dedikleri bir zirve düzenlemek.
İslam ümmeti, İslami mikyas ve hükümleri terk edince Allah’a, Resulü’ne ve müminlere ihanet eden lider ve yöneticiler gibi yollarını kaybedenlerin arkasında dolaşmaya başladı. Ancak o ümmet, enerjilerinin, yeteneklerinin, zamanının ve umutlarının tükendiği, sonra hayal kırıklığına uğradıkları bir durumda özellikle Kur’an’larının izzetine sarıldıkları sürece hiç kimsenin kendisini aldatmasına ve müdahale etmesine izin vermeyecektir. Zira o, Rablerinin bir hidayet ve nur olarak indirmiş olduğu Kitabına sarıldıkları müddet zarfında yüzyıllarca onun gölgesinde yaşadılar. Dolayısıyla mikyas ve hükümlerini Rablerinin Kitabından aldıkları ve fikirlerini onun temeli üzerine inşa ettikleri sürece asla yanlış yola düşmeyeceklerdir.
İslam ümmeti, yöneticilerini, onların çalışmalarını ve yardım iddialarını tecrübe etti ve artık onlardan yüz çevirdi. Zira şeriatı tatbik ederek, Suriye devrimine ve dünyanın dört bir tarafındaki Müslümanlara yardım ederek Allah’ın emrine uyma izzetini reddeden bu yöneticiler, her iki dünyada da zillet, aşağılanma ve bir utanç olan kafir Batı’nın arkasında yürümeyi tercih ettiler. Şöyle buyuran Allah’ın Resulü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ne kadar da doğru söylemiştir:
مَا مِنِ امْرِئٍ يَخْذُلُ مُسْلِمًا فِي مَوْطِنٍ يُنْتَهَكُ فِيهِ حُرْمَتُهُ، وَيُنْتَقَصُ فِيهِ عِرْضُهُ إِلا خَذَلَهُ اللَّهُ فِي مَوْطِنٍ يُحِبُّ فِيهِ نُصْرَتَهُ “Kim şerefinden kaybedeceği, saygısının azalacağı bir yerde Müslümana yardımcı olursa, yardımını istediği bir yerde Allah da ona yardımcı olur.”
Reyhan Cennet
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Radyosu İçin Yazdı