Haber-Yorum

Guta Yok Edilip Kadınları Silah Taşırken Müslüman Ordular Nerede?!

Haber:

Medya ve sosyal medya organları, Doğu Guta’da 400 Binden fazla Müslümanın bombalanıp yakıldığı ve yok edildiğine dair korkunç görüntüler yayınladı. Suriyeli aktivistlerden birisi olan Hadi Abdullah, Facebook hesabında şöyle dedi: Şehitler sayılamıyor. Zira iki gün içerisinde iki yüzden fazla şehit düştü. 

Yorum:

Doğu Guta: Allah’ın Resulü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in söylediği gibi büyük destanların yazıldığı bir toprak olmasının yanı sıra rejimin gıda kaynağı ve tedarik yollarını korumak, devrimcilerin bombalanması amacıyla Şam havaalanının koruma altına almak için on yıllardır hakim olmaya çalıştığı stratejik konuma sahip olan bir yerdir.  Ayrıca yıllar önce Ruslar tarafından Çeçenya’daki Grozni’de yaşananlara benzer şekilde halkının vahşice yok edildiği destansı bir topraktır.

Halep senaryosu mu tekrarlanıyor? Yoksa bu, Grozni’de olanların yeniden yaşanması için atılan bir adım mıdır? El-Cezire’nin atmış olduğu bu tür manşetlerin amacı, daha önce olduğu üzere yenilginin kesin bir sonuç olduğunu ima eden bu tür başlıklarla moralleri bozmakla yetinmeyerek ümmetin diğer organlarına da bir korku salmaktır! 

Daha önce Halep ve Humus’dan geldiği gibi Guta’dan gelen bu görüntüler de özgür olanların ciğerlerini parçaladı. Ancak bu defa rejim ve suç ortaklarının vahşeti, aktivistlerin açıkladığı gibi daha önce yapılanları da geçti. Zira annesi yakılan çocuk, derisinin yüzülmesinin ardından şekli bozulmuş ve yanmış bir şekilde dünyaya geldi. Bir varil bombası daha on yaşına bile gelmemiş bir çocuğun göğsüne saplandı. Bu çocuğun tek suçu ise Hristiyan, Mecusi ve Yahudi halklarının kin duyduğu bir Müslüman olmasıdır… 

Ancak bu korkunç trajik sahnelere rağmen Allah’ın izniyle Allah’ın Resulü’nün Şam halkı hakkında söylemiş olduğu gerçekleşecektir. Zira bu ribat halkı, Allah’ın en çok sevdiği en hayırlı bir yerin halkıdır. Hatta onlar, büyük destanlar yazan bir halktır. Onlar asla ümitsizliğe düşmezler ve vazgeçmezler. Biz öyle olmasını ümit ediyoruz. Şüphesiz Allah onların kefilidir. Dahası erkeklerle yan yana silah taşıyan kadın ketibelerin video görüntüleri geliyor. Nitekim cepheye çıkan bir anne, bir anda ciğerparesini kaybediyor.   

Bu azim, Şam halkının gerçek halini anlatmakla birlikte onlara takatlerinin üzerinde bir şey de yüklenemez. Evet onlar, kararlı ve sebatkar bir şekilde cihatlarına devam ediyorlar. Ne yazık ki onlar, kendilerini acılar içerisinde yardımsız bırakan, sessizlik ve zilletin ortasında namuslarını ve etlerini çiğneyen bir katile teslim eden utanç verici orduları ve güç ehli olan azim bir ümmetin parçasıdır.

Silah taşıyan kadınlar sokaklara çıkararak aynen şu şekilde haykırıyorlar: Biz ümmeti Muhammed’in kızlarıyız. Bizler Müslüman kadınlarız. O halde İslam ümmeti nerede? Müslüman orduları nerede?!!

Bu kadınların haykırışları, konuşmaktan başka bir şeye gücü yetmeyen Müslümanların kalplerini parçalıyor… Bize acı veren şey ise Guta’nın yakılması ve teslim edilmesidir: Şimdi biz, Guta’nın kadınları olarak Müslümanların ordularına haykırıyoruz… Haydi Allah’ın nidasına kulak verin ve Allah’ın kullarına yardım edin… Vallahi ya her iki cihanda izzeti ya da dünyada zillet ve ahirette de elim bir azabı tercih edersiniz.

إِلا تَنْفِرُوا يُعَذِّبْكُمْ عَذَابًا أَلِيمًا وَيَسْتَبْدِلْ قَوْمًا غَيْرَكُمْ وَلا تَضُرُّوهُ شَيْئًا وَاللَّهُ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ “Eğer (gerektiğinde savaşa) çıkmazsanız, (Allah) sizi pek elem verici bir azap ile cezalandırır ve yerinize sizden başka bir kavim getirir; siz (savaşa çıkmamakla) O'na hiçbir zarar veremezsiniz. Allah her şeye kadirdir.” [Tevbe-39]

Beyan Cemal

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Radyosu İçin Yazdı