حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Merkezî Medya Ofisi Kadın Kolları
No: HT–BA–2019–MB–TR–02 |
H. 13 Cumâde’l Ûlâ 1440 M. Cumartesi, 19 Ocak 2019 |
Rukban Mülteci Kampında Çocuklar Soğuk ve Açlıktan Ölüyor, Yardımlarına Koşacak Kimse Yok!
15 Ocak 2019 Salı günü UNICEF, çoğunluğu bebek olmak üzere 15 çocuğun soğuk ve sağlık hizmetleri yetersizliği sebebiyle hayatını kaybettiğini bildirdi. Suriye’nin güneyinde Ürdün sınırına yakın Rukban mülteci kampında 13 yaşından küçük çocuklar yaşamını yitirdi. Kimisi insani yardım sıkıntısı nedeniyle kimisi de ülkenin doğusunda bulunan IŞİD’in kontrolündeki son cepten kaçtıktan sonra yaşadıkları zorlu yolculuk sırasında hayatını kaybetti. UNICEF Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgesel sorumlusu Hayrat Kabalari, “Dondurucu soğukların ve zor yaşam koşullarının bölgede çocukların hayatlarını riske attığını” dile getirdi. “Sadece bir ay içinde çoğu dört aydan küçük, en küçüğü ise bir saatlik en az sekiz çocuğun öldüğünü” söyledi.
Suriye-Ürdün sınırındaki Rukban mülteci kampında, 50 bin Suriyeli insani krizle karşı karşıya zor şartlar altında hayata tutunmaya çalışıyor. Kumlu evleri ve plastik çadırları barınak olarak kullanıyor. Gıda ve ilaç sıkıntısı çekiyor. Kamptaki Sivil İdare Sözcüsü Halid El Ali’nin 13 Ocak 2019 Pazar günü Alman haber ajansı DPA’ya yaptığı açıklamada, Rukban kampında Suriyeli bir kadının, birkaç gündür üç çocuğuna yiyecek temin edemediği için kendini yaktığını bildirdi. Rukban mülteci kampında, altyapı, elektrik, su, sanitasyon, tıp merkezleri ve okullar bulunmuyor. Kışın gelişiyle birlikte mültecilerin sıkıntıları daha da şiddetlendi. Çünkü bu çöl bölgesinde yakacak hiçbir ağaç yok. Yakmak için mazot da satın alamıyorlar. Kamp sakinleri, rejimin kontrolündeki bölgelerdeki fiyatlardan kat be kat daha yüksek gıda ve sebze fiyatlarından mustaripler.
Suriye içindeki veya dışındaki diğer mülteci kamplarının durumu, Rukban mülteci kampındaki durumdan daha iyi değil. Bu kamplarda yaşayan insanlar ve çocukların durumu, Rukban kampındaki çocukların durumundan pek farkı yok. Hepsi de zulüm, acı ve terk edilmişlik içinde. Allah’tan başka ne yardımcıları ne de acıyanları var. Suriye ve diğer Müslüman ülkelerdeki savunmasız Müslümanlara yardım etmek, bir minnet ya da bir ihsan değil, aksine İslam inancı kardeşliğinin bir gereğidir. Ayet ve hadisler buna çağırıyor. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyuruyor:
وَإِنِ اسْتَنْصَرُوكُمْ فِي الدِّينِ فَعَلَيْكُمُ النَّصْرُ“Eğer onlar din hususunda sizden yardım isterlerse, yardım etmek üzerinize borçtur.”[Enfal 72] Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem de şöyle buyuruyor:
مَا مِنِ امْرِئٍ يَخْذُلُ مُسْلِماً فِي مَوْطِنٍ يُنْتَهَكُ فِيهِ حُرْمَتُهُ، وَيُنْتَقَصُ فِيهِ عِرْضُهُ إِلا خَذَلَهُ اللَّهُ فِي مَوْطِنٍ يُحِبُّ فِيهِ نُصْرَتَهُ، وَمَا مِنِ امْرِئٍ يَنْصُرُ مُسْلِماً فِي مَوْطِنٍ يُنْتَقَصُ فِيهِ مِنْ عِرْضِهِ وَتُنْتَهَكُ فِيهِ حُرْمَتُهُ إِلا نَصَرَهُ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ فِي مَوْطِنٍ يُحِبُّ فِيهِ نُصْرَتَهُ» “Her kim bir Müslüman’ın saygınlığının kaybolacağı, onurunun zayıflayacağı bir yerde yardımsız bırakırsa, Allah da onu kendisine yardım edilmesini arzu ettiği yerde yalnız bırakır. Kim de bir Müslümana onurunun zayıflayacağı ve saygınlığının yitirileceği bir yerde yardım ederse, Allah da ona kendisine yardım edilmesini arzu ettiği bir yerde yardım eder.”
Ancak Ürdün rejiminin literatüründe Müslümanlara ve davalarına ihanet etmek, komplo kurmak, Hilafet Devletinin ikamesi için çalışanları tutuklamak dışında düşkünlerin ve savunmasızların yardımına koşmak diye bir şey yok. Bu rejim, zulüm ve baskıdan kaçan Suriyeli mültecilere sınırlarını kapatıyor ve oraları askeri bölge ilan ediyor. Güvenliğini koruma ve “teröristlerin” sızmasını engelleme bahanesiyle kampları abluka altına alıyor. Ürdün ve diğer Müslüman ülkelerdeki rejimler, onur, erkeklik ve düşkünlere yardım kavramından yoksundur. Ama Ürdün halkı yoksun değildir. Zira Suriye’nin güneyinden gelen mültecilere Ürdün-Suriye sınırının açılmasını talep eden onurlu davranışlarına tanık olduk. Ürdün hükümeti, daha fazla Suriyeli mülteci alamayacağını açıkladıktan sonra Ürdün halkı kardeşlerini kucaklamaya hazır olduğunu gösterdi. Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in tek bir beden olarak tanımladığı İslam ümmeti hâlâ yardımseverdir. Ümmetin vuslatını kesen, Müslümanların birbirlerini yardım etmesini önleyen, tek bir bayrak, tek bir devlet ve tek bir yönetici altında Müslüman ülkelerin birleşmesine mani olan bu yapay ve sahte sınırları ortadan kaldırmaya çağırıyoruz.
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Merkezî Medya Ofisi Kadın Kolları |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi el-Mezra’a, P.K. 5010-14, Kolombiya Merkezi B Blok Kat:2, Beyrut/Lübnan Telefon: TEL: 0096 113 07 59 4 / GSM: 0096 171 72 40 43 www.hizb-ut-tahrir.info |
E-Mail: media [@] hizb-ut-tahrir.info |