- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Suudi Yetkililer, Hapishanelerindeki Mazlumların Bir Kısmını Serbest Bıraktı!
Haber:
Suudi Arabistan’daki “siyasi tutukluların” hesabına göre, yetkililer ülkede tutuklu bulunan onlarca kişiyi serbest bıraktı. Yedi yıllık tutukluluğun ardından Şeyh Muhammed Abdülaziz el-Hudayri de serbest bırakıldı.
El-Hudayri, Eylül 2017 kampanyasında gözaltına alınanlardan birinin de kendisi olduğunu ve kendisine yöneltilen suçlamalardan birinin de “Katar Devleti'nde Cuma hutbesi vermek” olduğunu söyledi.
Ayrıca yedi yılın ardından, serbest bırakılmadan önce Temmuz ayında bir huzurevine nakledilen Şeyh Muhammed el-Hebdan da serbest bırakıldı;aynı şekilde Eylül 2017 kampanyası kapsamında tutuklanan Dr. Malik Ahmed de serbest bırakıldı.
Yorum:
Suudi yetkililer bin Selman’ın emriyle tutuklanan ve işkence gören alim ve prensleri serbest bıraktı; bu ise Beşar Esad’ın devrilmesi ve Suriye’den kaçmasının ardından Şam’da yaşananlarla aynı döneme denk gelmektedir.
Bu yöneticiler hiç akletmiyorlar, eğer akletmiş olsalardı ders alırlardı; eğer akletmiş olsalardı iman ederler ve hayırlı ameller yapmak için yarışırlardı;Ancak onlar o kadar yoldan çıktılar ki, onlardan hiç biri başlarına gelenlerin sebebini anlamıyor.
Sözleri tarihe kaydedilen ve altın harflerle yazılan bilge yöneticilerden biri de Halife Harun Reşid Rahimehullahi Teala'dır. Zira bu büyük adam, gökyüzündeki bulutla konuşmuş ve ona şöyle demiştir: “Ey bulut! Yağmurunu nereye düşürürsen düşür en nihayetinde o topraklar haraç olarak bize geri dönecektir.” Ayrıca kendisi dünyanın doğusunun ve batısının sahibi olduğu gibi yeryüzünün birçok tarafının da sahip olduğunu hissederek ölüm döşeğinde uyurken ağlayarak şöyle diyordu: “Malım bana hiçbir yarar sağlamadı.Saltanatım da yok olup gitti.” Sonra etrafındaki kişilere de şöyle dedi: “İçine defnedileceğin kabrimi görmek istiyorum.” Bunun üzerine onu kabre taşıdılar, ona baktı, sonra ağladı, sonra başını semaya kaldırdı ve şöyle dedi: “Ey mülkü yok olmayan! Mülkü yok olana merhamet et.” Ömer bin Abduaziz ise Allahu Teala’nın şu kavlini okumuştu: تِلْكَ الدَّارُ الْآخِرَةُ نَجْعَلُهَا لِلَّذِينَ لَا يُرِيدُونَ عُلُوّاً فِي الْأَرْضِ وَلَا فَسَاداً وَالْعَاقِبَةُ لِلْمُتَّقِينَ“İşte ahiret yurdu! Biz onu yeryüzünde böbürlenmeyi ve bozgunculuğu arzulamayan kimselere veririz. (En güzel) âkıbet, takvâ sahiplerinindir.” [Kasas:83] Peki ibret alacak mısınız?
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Muhammed Selim – Mübarek Toprak (Filistin)