- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Suud Hanedanı Yöneticileri, Bir Kez Daha Ümmetin Paralarını Allah'ın Düşmanı Trump'ın Cebine Koyuyorlar!
Tam bir küstahlık ve ümmetin paralarına karşı bir umursamazlıkla Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin SelmanÇarşamba akşamı ABD Başkanı Donald Trump’ı arayıp ABD Başkanlığı görevine başlamasını tebrik ederek: “Krallığın önümüzdeki dört yıl boyunca Amerika Birleşik Devletleri ile ticari ilişkilerini ve yatırımlarını 600 milyar Dolara çıkarma niyetinde olduğunu ve ek fırsatların değerlendirilmesi durumunda bu rakamın daha da artabileceğini” vurguladı. Saatler sonra Trump, harika bir adam olarak tanımladığı bin Selman’dan miktarı yaklaşık bir trilyon dolara çıkarmasını isteyeceğini açıkladı.
Bu, Trump’ın ABD Başkanı olarak ikinci dönemindeki ilk yurtdışı seyahatiyle ilgili bir soruya yönelik açıklamalarından iki gün sonra geldi ve şöyle dedi: “Bilmiyorum, şayet Suudi Arabistan 450 milyar ya da 500 milyar Dolar değerinde bir ürün almak isterse, tüm enflasyonla birlikte miktarı artıracağız. Muhtemelen oraya gideceğimi düşünüyorum.”
Aşağılanma, utanç verici ve aptallıkla dolu bir sahne; zira Suud Hanedanı yöneticileri ümmetin parasını ve servetini yağmalayarak bunları, Trump’ın ülkesinin çökmekte olan ekonomisine harcaması ve Müslüman ülkeleri sömürgeleştirmek ve Filistin gaspçısı Yahudi varlığını desteklemek amacıyla dünya tahtına çöreklenmiş bir şekilde kalması için hem Allah'ın düşmanı hem de ümmetin en azılı düşmanı ABD Başkanı Donald Trump’ın cebine koyuyorlar.
Bu paralar, Suud Hanedanının paraları değil, tüm Müslümanların parasıdır; zira bu paraların büyük bir çoğunluğu, kesilmeyen madenlerden biri olması nedeniyle kamunun malı olan petrol gelirlerinden elde edilen paralardır. Nitekim Ebyad bin Hammal’dan şu hadis nakledilmektedir: وَفَدَ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه و سلم فَاسْتَقْطَعَهُ الْمِلْحَ، فَقَطَعَ لَهُ. فَلَمَّا أَنْ وَلَّى قَالَ رَجُلٌ مِنَ الْمَجْلِسِ: أَتَدْرِي مَا قَطَعْتَ لَهُ؟ إِنَّمَا قَطَعْتَ لَهُ الْمَاءَ الْعِدَّ، قَالَ: فَانْتَزَعَهُ مِنْهُ “O Rasul Sallallahu Aleyhi ve Sellem’e gelip bir tuz bölgesinin kendisine verilmesini istemiş, Rasul de bu teklifi kabul etmişti. Ebyâd kalkıp gidince Rasul Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in yanında bulunan şahıslardan biri: Ey Allah’ın Rasulü ona ne verdiğinizi biliyor musunuz? Ona kaynağı kesilmeyen bir su verdiniz, dedi. Bunun üzerine Rasul Sallallahu Aleyhi ve Sellem tuzlayı ondan geri aldı.” Yani Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem, Ebyad bin Hammal’dan ona vermiş olduğu tuz bölgesini geri almıştır; çünkü burası, fertlerin sahip olmasının caiz olmadığı Müslümanlara ait olan kamu mülkiyetidir. Bu husus, sadece tuza özel değildir, aksine akan yani kesilmeyen su konumunda olduğu sürece türü ne olursa olsun her maden için geçerlidir. Dolayısıyla devletin bu madenleri Müslümanlar adına bizzat kendisinin çıkarması ve onların işlerini gözetmesi gerekir ki böylece bunlardan çıkardığı her şey tebaanın tüm fertlerine ait kamu mülkiyeti olsun.
Suud Hanedanı yöneticilerinin elinde biriken paraların sebebi, Müslümanların petrolünden elde edilen devasa gelirlere el koymalarından, vergiler, ruhsatlar, harçlar ve özel tüketim vergileri gibi çeşitli isimler adı altında insanların sırtını kırbaçlayıp paralarını çalmalarından, buna karşılık insanların işlerini gözetme konusunda ihmalkarlık göstermelerinden ve ülkedeki milyonlarca yoksul insana ek olarak ülkeyi, gerçek endüstrilerden, uygun altyapıdan veya askeri yeteneklerden yoksun bırakarak sözde üçüncü dünya ülkeleri arasında bırakmalarından kaynaklanmaktadır.
Ancak onlar, Trump talep etmeden ima ettiğinde bile ona yüz milyarlar yağdırdılar ve böylece sömürgecinin ajanları ve Allah’ın düşmanlarının dostları olduklarını ve Amerika’nın çıkarlarına hizmet etmede ve onun hegemonyasını ve ifsadını uzatmada onun emrine amade olduklarını kanıtladılar. Bu arada ümmet doğuda ve batıda yoksulluk ve açlık içinde feryat ettikleri halde bu cömertliği ve milyarları göremiyoruz!!
Ümmetin, yöneticilerinden kurtulmaya şiddetle ihtiyacı vardır; zira ümmetin sıkıntısının ve utancının sebebi bizzat onlardır. Ümmetin izzetine ve kurtuluşuna giden tek yol, yöneticilerin tahtlarından indirilmesi, onların ümmetin göğsünden uzaklaştırılması ve ümmetin maslahatlarını gözetmek, ümmetin paralarını ona hizmet etmek ve şanını yüceltmek amacıyla kullanmak için uykusuz kalacak Raşid bir Halifenin nasbedilmesidir. İşte sizleri buna davet ediyoruz ey Müslümanlar.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Müh. Bahir Salih